Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/6367 Esas 2014/10579 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/6367
Karar No: 2014/10579
Karar Tarihi: 06.11.2014

Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/6367 Esas 2014/10579 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, avukat olarak çalışırken müvekkili adına çıkartılan bir çeki karşılıksız çıkartmak suçundan yargılandı. Ancak çekin bedeli ödendiği halde, ödeme konusunda mahkemeye bildirim yapılmadığı için sanık hakkında verilen ceza kesinleşti ve katılan haksız yere hürriyetinden yoksun kaldı. Sanığın suçu işlediği kabul edildi, ancak kanunun ilgili maddesi sanığa mahkemeye bildirim yapma yükümlülüğü getirmediği için mahkeme beraat kararı verdi ve temyiz itirazları reddedildi. Kanun maddesi 3167 sayılı Yasa'nın 16-c maddesi olarak belirtilmiştir.
5. Ceza Dairesi         2013/6367 E.  ,  2014/10579 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Görevi kötüye kullanma
    HÜKÜM : Beraet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    ... Barosu"na kayıtlı avukat olarak görev yapan sanığın, 28/09/2005 tarihli vekaletname uyarınca ... vekili sıfatıyla 30/09/2005 tarihinde, keşidecisi katılan olan çekle ilgili karşılıksız çek keşide etmekten işlem yapılmak üzere İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı"na şikayet dilekçesi sunduğu, 12/10/2005 tarihli yetkisizlik kararına istinaden dosyanın gönderildiği ... Cumhuriyet Başsavcılığı"nca katılan hakkında karşılıksız çek keşide etmekten, ... Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2006/216 esasına kaydı yapılan ceza davasının açıldığı, aynı vekaletname uyarınca yine sanık tarafından, söz konusu çekin ... 5. İcra Müdürlüğü"nün 2005/14483 sayılı dosyası kapsamında takibe konulduğu, katılan tarafından 19/04/2006 tarihinde çek bedelinin haricen sanığa ödendiği, taraflar arasında bu hususa ilişkin "makbuzdur" başlıklı evrakın düzenlendiği ve aynı tarihli teslim tutanağı ile suça konu çekin katılana iade edildiği, ancak ilgili mahkemeye ödeme hususunda bildirimde bulunulmadığından, verilen mahkumiyet kararının kesinleştirilerek infaza verilmesinden sonra çıkarılan yakalama kararına istinaden yakalanan katılanın 6 gün süreyle haksız yere hürriyetinden yoksun kaldığı tüm dosya kapsamı itibariyle sabit olmakla birlikte, 3167 sayılı Yasa"nın 16-c maddesinin sanığa mahkemeye bildirimde bulunma şeklinde bir yükümlülük getirmemesi katılanın 19/04/2006 tarihli belgeyi mahkemeye bizzat ibraz etmesinin mümkün olması karşısında, tebliğnamede yer alan bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
    Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen beraet hükmü usul ve kanuna uygun olduğundan katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 06/11/2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



    Hemen Ara