MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, çocuğun nitelikli cinsel istismarı
HÜKÜM : Sanık ..."un çocuğun kaçırılması ve alıkonulması ile reşit olmayanla cinsel ilişki suçlarından kurulan ile hükümlerin açıklanmasının geri bırakılması, sanıklar ... ve..."in çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan beraatleri, sanık ..."nın kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan beraati, sanık ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan düşme kararı


Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi:
Sanık ... hakkında çocuğun kaçırılması ve alıkonulması ile reşit olmayanla cinsel ilişki suçlarından kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararların, 5271 sayılı CMK.nın 231/12. maddesine göre itiraza tabi olup temyizi mümkün bulunmadığından, CMK.nın 264. maddesi de gözetilerek temyiz isteklerinin itiraz mahiyetinde kabulü ile mahallinde merciince değerlendirilip gerekli karar da verilebileceğinden, incelemenin sanıklar ... ve ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçlarından kurulan beraat ve düşme hükümleri ile sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanıklar ... ve ... hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan beraat ve sanık ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan düşme hükümlerinin incelenmesinde;
Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen beraat ve düşme hükümleri usul ve kanuna uygun olduğundan katılan ... vekili ve O Yer Cumhuriyet Savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
Sanık ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan beraat hükmünün incelenmesine gelince;
Dosya içeriğine göre, 15-18 yaş arasındaki mağdurenin cebir, tehdit veya hile kullanılmaksızın sanık ... ile rızaen, sanık ..."nın kullandığı araçla kaçıp, sanık ..."in evinde kaldıklarının anlaşılması karşısında, sanıkların eyleminde kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun unsurlarının oluşmadığı, ancak oluşa ve kabule göre, eylemlerin TCK.nın 234/3. maddesinde tanımlanan ana-babanın haberi olmaksızın çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunu oluşturduğu, bu suçun kovuşturmasının ise, suçun mağduru olan kanuni temsilcilerin şikayetine tabi olduğu ve katılan ..."nın 20.03.2007 tarihli kolluk beyanında şikayetten vazgeçtiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçundan düşme kararı yerine, yazılı şekilde kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususta yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün bulunduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının 5237 sayılı TCK.nın 73 ve 5271 sayılı CMK.nın 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE, 27.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.