Esas No: 2014/244
Karar No: 2014/6494
Karar Tarihi: 12.05.2014
Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2014/244 Esas 2014/6494 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Sanık ..."nın atılı suçlardan mahkûmiyetine, sanıklar ... ve ..."nin ise çocuğun nitelikli cinsel istismarından mahkûmiyetleri ile atılı diğer suçtan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına
Mahalli mahkemece verilen hükümler sanıklar müdafii tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine; dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle 16.04.2014 Çarşamba saat 13.30’a duruşma günü tayin olunarak sanıklar müdafiine davetiye gönderilmişti.
Belli günde Hâkimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından ... hazır olduğu halde oturum açıldı.
Yapılan tebligat üzerine sanık müdafiin gelmediği, ayrıca bir talepte de bulunmadığı anlaşılmakla Yargıtay Cumhuriyet Savcısının uygun görülen talep ve mütalaası dairesinde DURUŞMASIZ inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek, vaktin darlığına binaen dosyanın incelenmesi başka bir güne bırakılmıştı.
Bugün dava evrakı incelenerek aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
Sanıklar... ve... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan CMK.nın 231. maddesine göre verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar, aynı Kanunun 231/12. maddesi uyarınca itirazı kâbil kararlardan olup temyizi mümkün bulunmadığından, sanıklar müdafiin bu karara yönelik temyiz isteğinin itiraz mahiyetinde kabulü ile mahallinde merciince değerlendirilmesine ve incelemenin sanık ... hakkında verilen hükümler ile sanıklar ... ve... hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanıklar... ve ... hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin temyiz incelemesinde;
Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulunca 04.05.2011 günlü mağduredeki depresyon halinin olaydan mı, yoksa sonradan gelişen durumlardan mı kaynaklandığının ayırımının yapılamadığına dair muayane kaydı, 27.06.2010 tarihli Adli Tıp Kurumu raporunda ise, mağdurede tespit edilen bozulmanın iddia edildiği gibi cinsel saldırı olmaksızın başka bir olay veya olaylara bağlı olabileceğinin belirlenmesi karşısında, mağdurenin sanıkların eylemleri nedeni ile ruh sağlığının bozulduğunun şüphede kalması ve bu durumun sanıklar lehine yorumlanması gerektiği nazara alındığında, sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK.nın 103/6. maddesinin uygulanması gerektiğine ilişkin bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, O Yer Cumhuriyet Savcısı ve sanıklar müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA;
Sanık ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, sanık ... hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerinin temyiz incelemesine gelince;
Sanık ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Mağdure beyanları, sanık savunmaları ve tüm dosya kapsamına göre sanığın suç tarihinde 15 yaşından küçük olan mağdureyi cebir ve tehdit olmaksızın 09.07.2010 günü ailesi ile birlikte kaldığı eve götürerek burada 16.07.2010 tarihine kadar alıkoyduğunun anlaşılması karşısında; sanık hakkında hüküm kurulurken koşulları bulunmadığı halde, zincirleme suç hükmünü düzenleyen TCK.nın 43. maddesi uygulanmak suretiyle fazla ceza tayini,
Sanık ..."nın suç tarihinden önce anlaştığı mağdureyi rızaen kaçırıp babası ve annesi...ile birlikte yaşadığı eve getirerek birden fazla kez cinsel ilişkide bulunduğu anlaşılmakla birlikte, sanık ..."nin kasabadaki yaşam koşulları gereği aile içerisindeki sosyal konumu, olayın oluş ve ortaya çıkış şekli, aşamalardaki savunmasında yaşlı anne ve babasına bakması nedeni ile uzun süre evde kalmadığını belirtmesi ve tüm deliller göz önüne alındığında, sanık ..."nin atılı suça bilinçli olarak katılımının bulunmadığı gözetilerek hakkında beraat kararı verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm kurulması;
Kanuna aykırı, sanıklar... ve... müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.