Esas No: 2010/10859
Karar No: 2011/1753
Karar Tarihi: 04.03.2011
Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2010/10859 Esas 2011/1753 Karar Sayılı İlamı
5. Ceza Dairesi 2010/10859 E., 2011/1753 K.
"İçtihat Metni"
İrtikap suçundan sanık C...."ın yapılan yargılanması sonunda; eyleminin görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğunun kabulüyle 5237 sayılı Yasa hükümlerine göre mahkumiyetine dair, (Şırnak Ağır Ceza Mahkemesi)"nden verilen 19.07.2007 gün ve 2007/570 Esas, 2007/765 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay"ca incelenmesi sanık müdafii ve Hazine vekili tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığı"ndan tebliğname ve ek tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
3628 sayılı Yasa"nın 18. maddesine göre Hazine ile ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının bu suçun mağduru ve suçtan zarar göreni oldukları, bu sıfatlarının gereği olarak CMK"nın 233 ve 234. maddeleri gereğince kovuşturma evresinde sahip olduğu davaya katılma ve öteki haklarını kullanabilmeleri için ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının ve Maliye Bakanlığı Başhukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğü"nün duruşmadan haberdar edilerek CMK"nın öngördüğü haklardan yararlanma olanağı sağlanmadan yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Hükümden sonra 08.02.2008 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca sanık yararına olan 5728 sayılı Kanun"un 562. maddesinin 1. fıkrası ile değişik CMK"nın 231/5. maddesinde hapis cezası için öngörülen sınırın 2 yıla çıkarılması ve anılan maddenin 2. fıkrası ile de 231/14. maddesindeki soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı suç oima koşulunun kaldırılması karşısında, mahkemece hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağının karar yerinde tartışılması lüzumu ve 19.12.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6086 sayılı Yasa"nın 1. maddesi ile TCK"nın 257/1-2. madde-fıkralannda yer alan "kazanç" sözcüğünün "menfaat" olarak değiştirilmesi, bu fıkralarda öngörülen cezaların alt ve üst sınırlarının indirilmesi ve 3. fıkra için yeni bir ceza ihdas edilmesi karşısında TCK"nın 7/2. madde-fıkrasındaki "suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü gözetilerek, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin ve Hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan esası incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca (BOZULMASINA), 04.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.