Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2020/4316 Esas 2022/3439 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/4316
Karar No: 2022/3439
Karar Tarihi: 22.03.2022

Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2020/4316 Esas 2022/3439 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi         2020/4316 E.  ,  2022/3439 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : İcbar suretiyle irtikaba teşebbüs
    HÜKÜM : Hükmün açıklanması suretiyle atılı suçtan mahkumiyet


    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Suç tarihinde Sekiz Ağustos mahallesi muhtarı olan sanığın, mağdur ...'dan tapu kayıtlarında dedesinin soy isim yanlışlığını düzeltmek için gerekli olan ilmuhaberi imzalama karşılığında mahallede yaşayan ihtiyaç sahibi aile için 2 ton demir veya demirin parasal karşılığı olarak 3.200 TL istediği, mağdurun bu parayı vermemesi üzerine düzenlediği ilmuhaberi yırtıp mağdura vermemek suretiyle icbar suretiyle irtikaba teşebbüs suçunu işlediği iddia ve kabul edilen dava konusu somut olayda; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 30/03/2010 tarihli ve 2009/5-167-2010/70 sayılı Kararında da açıklandığı üzere, icbar suretiyle irtikap suçunda mağdurun iradesini baskı altında tutmaya elverişli olmak koşuluyla, doğrudan doğruya veya dolaylı biçimde yapılan her türlü zorlayıcı hareketin icbar kavramına dahil olduğu, manevi cebirin, belli bir şiddete ulaşması, ciddi olması ve mağdurun baskının etkisinden kolaylıkla kurtulma olanağının bulunmaması gerektiği, sanığın savunmasında görev yaptığı mahallede yaşayan yardıma muhtaç aile için para talep ettiğini, düzenlemesi gereken belgeyi düzenlemek için mağdurdan herhangi bir istemde bulunmadığını ve mağdurun herhangi bir maddi yardımda bulunmamasına rağmen talep ettiği belgeyi düzenlediğini beyan etmesi ile mağdur ...'ın kovuşturma aşamasında alınan ifadesinde sanığa talep ettiği para veya demiri vermediğini ancak sanığın yine de talep ettiği belgeyi usulüne uygun bir şekilde düzenlediğini söylemesi karşısında: mağdur ve tanıkların beyanları ile olayın oluş şekline göre somut olayda yasanın öngördüğü anlamda icbar boyutuna varan bir davranışın bulunmadığı, mağdurun da paranın işlem karşılığı olarak verilmesi zorunlu bir ücret olmadığını bildiği, bu itibarla cebri irtikap suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilerek sanığın atılı suçtan beraati yerine yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı Kararının 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK'nin 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
    Suçun 5237 sayılı Yasa'nın 53/1-a madde-fıkra-bendindeki hak ve yetkilerin kötüye kullanılması suretiyle işlendiğinin kabul edilmesi karşısında aynı Yasa'nın 53/5. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA 22/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara