Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2018/5178 Esas 2022/5204 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5178
Karar No: 2022/5204
Karar Tarihi: 17.05.2022

Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2018/5178 Esas 2022/5204 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi         2018/5178 E.  ,  2022/5204 K.

    "İçtihat Metni"

    İNCELENEN KARARIN;
    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Zincirleme nitelikli zimmet ve bu suça yardım etme
    HÜKÜM : Sanıklardan Fikret hakkında zincirleme basit zimmet ve Mehmet hakkında bu suça yardım etme, Yavuz hakkında ise değişen suç vasfına göre suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçlarından mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
    Sanık ... müdafin süresinden sonra vaki ve tayin olunan cezanın miktarına göre de yasal koşulları bulunmadığından duruşma isteminin 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi gözetilerek CMUK'un 318. maddesi uyarınca REDDİYLE, incelemenin duruşmasız yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    Katılan Botaş Genel Müdürlüğü vekili tarafından suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçundan da temyiz talebinde bulunulmuş ise de; sanıklar hakkında söz konusu suçtan verilen 12/12/2013 tarihli beraat hükümlerinin Dairemizin 02/03/2015 tarihli ve 2014/5181 Esas, 2015/7691 Karar sayılı ilamında BOTAŞ Genel Müdürlüğünün anılan suçtan doğrudan zarar görmediğinden bahisle temyiz talebinin reddine karar verilmesi üzerine kesinleştiği, inceleme konusu hükümde sanıklar hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçundan verilen bir karar bulunmadığı gözetilerek yapılan incelemede;
    Sanıklar hakkında iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması ile teknik araçlarla izleme tedbirlerine ilişkin mahkeme kararlarının tamamının örgüt faaliyetleri çerçevesinde hırsızlık, ham petrolü lisanssız şekilde işleme ve kaçak akaryakıtı piyasaya sürme gibi suçlardan alındığı, bu tedbirlerin uygulanması sonucunda elde edilen delillere istinaden sanıklar hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve zimmet suçlarından kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda örgüt suçundan verilen beraat kararlarının Dairemizin 02/03/2015 tarihli ve 2014/5181 Esas, 2015/7691 Karar sayılı ilamında BOTAŞ Genel Müdürlüğünün bu suçtan doğrudan zarar görmediğinden bahisle temyiz talebinin reddedilmesi üzerine kesinleştiği göz önüne alındığında, örgüt suçu kapsamında CMK'nın 135 ve 140. maddeleri uyarınca başvurulan koruma tedbirleri sonucunda elde edilen delillerin zimmet ve suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçları yönünden kullanılamayacağı, elde edildikleri tarihte yürürlükte bulunan kanunlara uygun olarak tespit edilmeyen kanıtların hukuka uygun delil olduklarından söz edilemeyeceği nazara alınmak suretiyle somut olaydaki savunmalar ve tanık beyanlarının delil değerinin ortaya konulması ve ispat sorununun bu şekilde çözümlenmesi gerektiği dikkate alındığında, iletişimin tespiti ve fiziki takip tutanaklarına istinaden toplanan bilgi ve belgeler ile beyanlar da kanunda gösterilen hukuka uygun yöntemlerle tespit edilmediğinden suçun sübutunda delil olarak kullanılmalarının mümkün olmadığı, buna karşılık mahkemece örgüt suçundan alınan iletişimin tespiti ve fiziki takip tutanaklarının zimmet suçu açısından hukuka aykırı delil kapsamında kaldığından hükme esas alınmadığı belirtilmiş ise de sanıkların tevilli ikrarlarının ve tutanakların suçların sübutunda delil olarak kullanıldıkları ve hükme esas alındıkları gözetilerek, yukarıdaki açıklamalar ışığında hukuka aykırı deliller dışlandığında dosya kapsamında sanıkların mahkumiyetlerine yeterli, her türlü kuşkudan uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince atılı suçlardan beraatleri yerine yanılgılı değerlendirme sonucunda yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    Sanık ... hakkında zimmet suçundan kurulan hükümde TCK'nın 43. maddesi gereğince artırım yapılırken 3 yıl 16 ay 15 gün hapis yerine 4 yıl 4 ay 15 gün şeklinde fazla ceza tayini,
    Kanuna aykırı, katılan Botaş Genel Müdürlüğü vekili ile sanıklar müdafilerin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA 17/05/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara