Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/2369 Esas 2014/12166 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/2369
Karar No: 2014/12166
Karar Tarihi: 02.07.2014

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/2369 Esas 2014/12166 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2014/2369 E.  ,  2014/12166 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... ile davalılardan şirket vek. Av. ... gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan, onun yokluğundan duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -KARAR-

    Davacı vekili, davalı şirket ile müvekkili arasında 12.12.2003 tarihli protokol, 16.02.2005 tarihli Akaryakıt İstasyonu İşletme sözleşmesi imzalandığını, 16.03.2010 tarihli ek protokol ile taraflar arasındaki sözleşmelerin 18.09.2010 tarihine kadar uzatıldığını, sözleşmelerin süresi bitmiş olsa da sözleşme yürürlükte iken davalının tonaj taahhüdünü ihlalinin söz konusu olduğunu, davalının tonaj taahhüdünü ihlal etmesi nedeniyle akaryakıt istasyonu işletme sözleşmesinin 27.1 maddesi gereği müvekkiline 50.000 USD, 12.12.2003 tarihli protokolün 11. maddesi gereği de 1.000.000 USD cezai şart ödemekle yükümlü olduğunu, müvekkilinin fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 10.000 USD cezai şart talep ettiğini, yine tonaj taahhüdünün ihlali sebebiyle müvekkilinin akaryakıt istasyonu işletme sözleşmesinin 27.1. maddesi ve 12.12.2003 tarihlin Protokolün 5. maddesi gereği müvekkilinin davalılardan olan 1.565.132 USD kar mahrumiyeti alacağının fazlaya ilişkin hakları saklı tutarak şimdilik 5000 USD"lik kısmını talep ettiğini, akaryakıt işletme sözleşmesinin 24.7. maddesi gereği davalı ..."in sözleşmelerde müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak sorumlu olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak akaryakıt istasyonu işletme sözleşmesine aykırılık nedeniyle 5000 USD, 12.12.2003 tarihli protokole aykırılık nedeniyle 5000 USD cezai şart ile birlikte 5000 USD kar mahrumiyeti alacağının dava tarihinden itibaren yürütülecek faizi ile birlikte ödeme günündeki ... efektif satış kuru üzerinden Türk Lirası karşılığının davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı şirket vekili, davacı şirketin sözleşmelerin 18.09.2010 tarihinde sona ermesinden sonra müvekkili şirketi yeniden sözleşme yapmaya zorlamak için yıllarca talep etmediği tonaj taahhüdünü sözleşme ilişkisi sona erdirildikten sonra kullanarak davalı şirketi sözleşme yapmaya zorlamaya çalıştığını, taraflar arasındaki sözleşmenin müvekkili şirketin sözleşmeye aykırı fiil ve eylemleri ya da 11. maddede yer alan durumların vuku bulması sebebiyle sona ermediğinden davacını tüm taleplerinin reddi gerektiğini, davacının hiçbir ihtirazi kayıt koymaksızın ve ödemeleri kabul ederek yeni yıllık dönemlerde de sözleşmeye devam ettiğini, bu nedenle BK"nın 158/2. doğrultusunda davacının iş bu uygulamadan zımnen feragat ettiğinin kabulü gerektiğini, ayrıca MK"nın 2. maddesi gereği de davacının taleplerinin yerinde olmadığını talep edilen cezai şart miktarının BK"nın 20/2. maddesi gereği tenkisi gerektiğini, ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... davaya yanıt vermemiş, duruşmalara katılarak beyanda da bulunmamıştır.
    Mahkemece yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; . taraflar arasındaki bayilik ilişkisi 16.02.2005 tarihinde başlamış olup, 18.09.2010 tarihine kadar geçen sürenin tamamında davalı şirketin taahhüt ettiği miktarda akaryakıt ürünü, madeni yağ ve LPG almadığı, davacının buna rağmen davalı ile bayilik ilişkisini sürdürdüğü, bu durumun davacının işletme sözleşmesinin 27/1. maddesindeki ceza koşulu, kâr kaybı ve 12.12.2003 tarihli protokolün 5.maddesindeki tonaj taahhüdü ve protokolün 11. maddesindeki ceza koşulu hükümlerinin uygulanmasından zımnen vazgeçtiği anlamını taşıdığı, davalı şirketin sözleşme süresince davacı ürünlerinin satışını yapması , davacının da hiçbir zaman sözleşmede öngörülen asgari miktarda akaryakıt ürünü almamasına rağmen davalı şirkete ürün sağlamaya devam etmesi ve ürün bedellerini çekincesiz kabul etmesi karşısında; taraflar arasındaki sözleşmenin 27/1 maddesi ile protokolün 5 ve 11. Maddelerinin fiilen ortadan kalktığı, asgari alım taahhüdünün uygulanmayacağı ve davacının bu konuda cezai şart ve kâr kaybı istenmeyeceği konusunda davalı tarafta haklı bir güven oluşturduğu, davalı şirket kendisinde uyandırılan bu haklı güven dolayısıyla davacı şirketten akaryakıt, LPG ve madeni yağ alımına devam ettiği, bu şekilde ortaya çıkan "güven sorumluluğunun", dürüstlük ilkesinin bir gereği olduğu, sözleşme ilişkisinin sona erdirilmesinden sonra, geriye dönük olarak bu şekilde bir talepte bulunulmasının davalıyı yeni bir sözleşme yapmaya zorlamak niteliğinde olduğu ve çelişkili davranış yasağının kapsamına girdiği, hukuken korunamayacağı sonucuna varıldığı, bu nedenle davacının artık kendi oluşturduğu uygulama gereğince davalıdan eksik ürün alımı nedeni ile cezai şart isteyemeyeceği, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Başkanlığının 2012/19-670 E- 2013/171 K. Sayılı 30.01.2003 tarihli kararının da bu doğrultuda olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı şirket yararına takdir edilen 1.100 TL. duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı şirkete ödenmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 02.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara