14. Ceza Dairesi 2012/5971 E. , 2014/3667 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, konut dokunulmazlığının ihlali ve 4320 sayılı Kanuna aykırı davranmak
HÜKÜM : Mahkûmiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan verilen mahkûmiyet kararının incelemesinde;
Delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve 4320 sayılı Kanuna aykırılık suçundan verilen mahkûmiyet kararlarının incelemesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak;
Hükümden sonra 20.03.2012 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 23/1. maddesi ile 14.01.1998 tarihli ve 4320 sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanunun tümüyle yürürlükten kaldırıldığı, anılan Kanunun 13/1. maddesinde "Bu
Kanun hükümlerine göre hakkında tedbir kararı verilen şiddet uygulayan, bu kararın gereklerine aykırı hareket etmesi halinde, fiili bir suç oluştursa bile ihlal edilen tedbirin niteliğine ve aykırılığın ağırlığına göre hakim kararıyla üç günden on güne kadar zorlama hapsine tâbi tutulur." şeklindeki düzenleme karşısında Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun ve TCK.nın 7/2. maddesi uyarınca sanığın hukuki durumunun karar yerinde tartışılmaması,
Sanığın, mağdureyi olay anında 3-5 metre evin içerisinde sürüklese dahi, daha sonrasında ciddi bir engel olmaksızın vazgeçtiği ve TCK.nın 36. maddesinde belirtildiği üzere suçun icra hareketlerinden gönüllü vazgeçtiği takdirde teşebbüsten dolayı cezalandırılmaz, fakat tamam olan kısım esasen bir suç oluşturduğu takdirde, sadece o suça ait ceza ile cezalandırılır hükmü gereğince sanığın yapmış olduğu eylemin yaralama suçunu oluşturduğu anlaşıldığından, sanık hakkında kasten yaralama suçundan mahkûmiyetine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.