Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2011/10771 Esas 2012/457 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2011/10771
Karar No: 2012/457
Karar Tarihi: 19.01.2012

Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2011/10771 Esas 2012/457 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık hakkındaki cinsel taciz suçundan verilen hüküm Yargıtay Dairesine gönderilirken, Üst Cumhuriyet Savcısı tarafından hükümün temyiz edilmesi istenilmiştir. Ancak, temyiz işlemi zamanında yapılmadığından sadece sanık müdafiinin temyiz istemi incelenmiştir. Mahkeme kararı incelendiğinde, mağdurenin ifadelerinde sanığın eylemini cinsel saldırı şeklinde gerçekleştirdiği belirtilmesine rağmen, CMK ve TCK'nın ilgili maddeleri dikkate alınmadan hüküm verildiği görülmüştür. Bu nedenle, sanığın cezası saklı kalmak kaydıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Kararda, 5237 sayılı TCK'nın 102/1. maddesi (cinsel saldırı), 5235 sayılı Kanunun 11. maddesi (görevsizlik kararı) ve CMK'nın 4., 310., 317., 321. ve 326. maddeleri (temyiz işlemi ve hükmün bozulması gibi konular) yer almaktadır.
14. Ceza Dairesi         2011/10771 E.  ,  2012/457 K.

    "İçtihat Metni"



    Cinsel taciz suçundan sanık ...’in yapılan yargılaması sonunda; atılı suçtan mahkûmiyetine dair Gölcük Sulh Ceza Mahkemesinden verilen 18.03.2009 gün ve 2007/747 Esas, 2009/215 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık müdafii ve Üst Cumhuriyet Savcısı tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelendi;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 28.04.2009 gün ve 2009/8-27 Esas, 2009/109 sayılı kararında belirtildiği üzere Üst Cumhuriyet Savcısının hükmü CMUK.nın 310. maddesi uyarınca bir aylık süre içerisinde temyiz etmesi gerektiği halde, temyizin anılan süreden sonra yapıldığı anlaşılmakla, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 317. maddesi uyarınca Üst Cumhuriyet Savcısının temyiz isteminin reddiyle, incelemenin sanık müdafiin temyiz istemi ile sınırlı olarak yapılmasına karar verilmekle gereği düşünüldü:
    Mağdurenin aşamalardaki ifadelerinde sanığın eylemini göğsünü sıkmak suretiyle gerçekleştirdiğini ileri sürmesi, iddianame içeriğinin de bu yönde olması karşısında, sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK.nın 102/1. maddesinde düzenlenen cinsel saldırı suçunu oluşturabileceği, bu suçtan yargılama yaparak delilleri değerlendirilmesi ve suç vasfının tayini görevinin üst dereceli Asliye Ceza Mahkemesine ait olduğu dikkate alınarak 5235 sayılı Kanunun 11 ve CMK.nın 4. maddeleri gereğince görevsizlik kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sanığın ceza miktarı yönüyle kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK.nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 19.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara