Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/8602 Esas 2016/5397 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/8602
Karar No: 2016/5397
Karar Tarihi: 20.06.2016

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/8602 Esas 2016/5397 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, sanıkların resmi belgede sahtecilik suçundan beraat ettiği belirtiliyor. Ancak kararda, belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının hakime bağlı olduğu hususu gözetilmeden hüküm kurulduğu ve sanıkların beyanlarıyla ilgili eksik inceleme yapıldığı gerekçesiyle kararın bozulması gerektiği ifade ediliyor.
Kararda, suçun işlenişinin incelenmesi ve gerçeğin tespiti için çek aslı ve özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, asıllarının dosya içine konulması gerektiği vurgulanıyor. Ayrıca, sanıkların beyanlarındaki çelişkilerin ve çek üzerindeki imza örneklerinin incelenmesi için bilirkişi raporu talep edilmesi gerektiği belirtiliyor.
Kararda bahsi geçen kanun maddeleri ise 5320 sayılı Yasa\"nın 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK\"nun 321. maddesi. Bu maddeler, kararın bozulması gerektiği durumları ve gerekçeleri açıklayan yasal düzenlemelerdir.
21. Ceza Dairesi         2015/8602 E.  ,  2016/5397 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat

1- Belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olduğu cihetle, suça konu çek aslı celp edilerek incelenmek suretiyle, özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması ve denetime olanak verecek şekilde asıllarının dosya içine konulması gerektiği gözetilmeden ve iğfal kabiliyetinin ne şekilde oluştuğu da kararda tartışılıp değerlendirilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Sanıkların birlikte hareket ederek suça konu çalıntı çeki doldurup tanık ........."e önceden doğmuş bir borç nedeniyle verdiklerinin iddia edildiği somut olayda; sanık ..."in 09.05.2008 tarihli ilk ifadesinde çeki diğer sanık ..."den aldığı, 10.05.2008 tarihli ve daha sonra mahkeme huzurundaki ifadesinde ise çeki diğer sanık ..."in aracılığıyla ......... ve ......... isimli kişilerden boş olarak aldığı, rızaları doğrultusunda kendisinin doldurduğu ve ........."e verdiği; sanık ..."in 09.05.2008 tarihli ifadesinde ise suça konu çeki ........."den aldığı ve diğer sanığa verdiği, 10.05.2008 tarihli ve daha sonra mahkeme huzurundaki ifadesinde ise ......... ve ......... isimli arkadaşları ile diğer sanığı tanıştırdığı ve çeki ......... ve ........."nin ........."e verdikleri şeklinde çelişkili beyanlarda bulunmaları, çekin ön yüzündeki yazı ve rakamların sanık ..."in eli ürünü olması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından, sanıkların beyanlarında belirttikleri ......... ......... ve ... isimli kişiler araştırılıp, gerçekte bu isimlerde kişiler bulunup bulunmadığının tespiti ile var ise bu kişilere suça konu çek gösterilerek ve sanıkların beyanları okunarak, suça konu çeki sanıklara kendilerinin verip vermedikleri ile ilgili beyanlarına başvurulup, adı geçen kişilerin, imza örnekleri alınarak, çek üzerindeki keşideci imzasının aidiyeti hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılıp sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi,
Yasaya aykırı, katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Hemen Ara