Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/11969 Esas 2014/17282 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/11969
Karar No: 2014/17282
Karar Tarihi: 02.12.2014

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/11969 Esas 2014/17282 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı şirket, davalının eski eşi tarafından işletilen bir markette su dağıtımı yapıldığını ve müvekkiline ait aracın davalıya satıldığını ancak ödemelerin yapılamaması nedeniyle geri alındığını ve davalının iptal edilen sözleşmeye dayalı icra takibi yaptığını ileri sürerek menfi tespit talep etmiştir. Mahkeme, davalının 5.000 TL'lik kısmı ödendiğini kabul ettiği ancak diğer ödemeler için alacaklı olduğunun ispatlanamadığını belirterek davacı şirketin borçlu olmadığının tespitine karar vermiştir. Kanun maddeleri: Hukuk Muhakemeleri Kanunu (6100 sayılı Kanun) md. 282 ve 283.
19. Hukuk Dairesi         2014/11969 E.  ,  2014/17282 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - KARAR-
    Davacı vekili, davacı şirketin toptan su dağıtım işi yaptığını, davalının boşandığı eşi olarak tanıttığı ...."nın işlettiği Nazar Market"e de perakende su satışı yaptığını, su dağıtımında kullanılması için müvekkili şirkete ait olan aracın davalıya 15.000-TL bedel karşılığında satılması ve 500-TL"si peşin, kalan 14.500-TL"nin ise 29 ayda ödenmesi konusunda tarafların anlaştığını, aracın noter satışının da borcun ödenmesinden sonra gerçekleşeceğini, ancak 9 ay sonra davadışı ...." nın gelerek davalının cezaevine girdiğini ve paraya ihtiyacı olduğundan aracın ödemelerini yapamayacağını söylediğini, bunun üzerine aracı müvekkiline geri verdiğini, müvekkilinin de 500-TL peşinat ve 9 taksitin ücreti olan 4.500-TL"yi, kalan senetlerle birlikte davalı cezaevinde olduğundan ...."ya teslim ettiğini, buna rağmen davalının iptal edilen ve müvekkiline iade edilmemiş olan sözleşmeye dayalı icra takibi yaptığını, sözleşmedeki tarih ve şirket kaşesi dışındaki kısımların davalı tarafından doldurulduğunu beyanla, müvekkilinin icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve davalı aleyhine %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı davaya cevap vermemiş olmakla birlikte, davalı vekili ön inceleme duruşmasındaki beyanında, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca aracın alındığını ve sözleşmede kararlaştırılan 15.000-TL" nin tamamının davacıya ödendiğini, ödeme ile ilgili belge alınmadığını, müvekkili cezaevine girdiğinde davacının aracı alıp gittiğini, müvekkilinin davadışı .... ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını, tacir olan davacının sözleşmeyi kiminle yapmış ise feshi ve diğer muameleleri de aynı kişi ile yapmasının gerektiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davalının sözleşmede yazılı 15.000-TL" yi ödediğini, ödemelerin verilen senetler geri alınarak yapıldığını ve senetleri imha ettiğini ileri sürdüğü, davacının ise sadece 5.000-TL" nin ödendiğini, bunun ve ödenmemiş tüm senetlerin de davadışı ...."ya teslim edildiğini ileri sürdüğü, ispat yükü takip alacaklısı olan davalı da olup, davalının davacının ödendiğini kabul ettiği 5.000-TL"lik kısım dışında kalan
    10.000-TL"lik kısmı yönünden alacaklı olduğunu ispatlayamadığı gibi yemin deliline de dayanmadığı, davacı ise 5.000-TL yi davalıya iade ettiğini ileri sürmüş ise de, davadışı kişiye yapıldığı söylenen ödemenin davalının alacağını sona erdirmeyeceği, icra takibinden önce temerrüt gerçekleşmediğinden takip tarihine kadar faiz istenemeyeceği gerekçeleriyle, davanın kısmen kabulü ile, bahse konu icra dosyasında, takibe konu 5.000-TL"lik asıl alacak dışında kalan 10.000-TL asıl alacak ve 1.479,45-TL faiz alacağı yönünden davacı şirketin davalıya borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, fazla yatırılan peşin harcın istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlerden davalıdan alınmasına, 02.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara