Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/13429 Esas 2014/17016 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/13429
Karar No: 2014/17016
Karar Tarihi: 26.11.2014

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/13429 Esas 2014/17016 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, bir bankanın davalıya karşı açtığı kredi kartı alacağı tahsil davası sonucunda davalının itirazının kısmen kabul edilmesi ve takibin devamına karar verilmesi sonrasında davalı tarafından yapılan temyiz başvurusunu ele almıştır. Mahkeme, davalının sair temyiz itirazlarını reddederken, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 123/son maddesine işaret ederek, harç istisnasının yalnızca yurt dışından alınacak kredilerin geri dönüşümü ile ilgili işlemlerle sınırlı olduğuna ve mahkemelerin yaptığı yargısal faaliyetin parasız olmadığına dikkat çekmiştir. Kararda, nispi karar harcının davalı tarafa yükletilerek hazineye gelir yazılması gerektiği ancak kararın yanılgılı gerekçelerle harçla ilgili yanlış bir şekilde verildiği ve kararın bozulması gerektiği belirtilmiştir.
Ayrıca, kararda geçen kanun maddeleri şöyle açıklanmıştır: 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 123/son maddesi, harç istisnasının yurt dışından alınacak kredilerin geri dönüşümü ile ilgili işlemlerle sınırlı olduğunu belirtir.
19. Hukuk Dairesi         2014/13429 E.  ,  2014/17016 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
    TARİHİ : 13/10/2009
    NUMARASI : 2008/118-2009/525

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - KARAR -
    Davacı vekili, müvekkili banka tarafından davalı hakkında kredi kartı alacağının tahsili için başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, usulüne uygun tebligata rağmen yargılamaya katılmamış, davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporları doğrultusunda, davacı bankanın kredi kartları kullanımından dolayı davalıdan toplam 9.468,91 TL alacaklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalının takibe itirazının toplam 9.468,91 TL üzerinden iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2- 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 123/son maddesindeki harç istisnası yurt dışından alınacak kredilerin geri dönüşümü ile ilgili işlemlerle sınırlı olmak üzere uygulanmaktadır. Nitekim Anayasa Mahkemesi’nin 14.01.2010 tarih, 2008/81 Esas ve 2010/8 karar sayılı kararı ve Hukuk Genel Kurulu’nun 06.10.2010 tarih 2010/12443 Esas ve 2010/471 karar sayılı kararı da bu yöndedir.
    Harç; bazı kamu hizmetlerinden yararlanan ve hatta kanun hükmü ile yararlanmak zorunda bırakılan özel ve tüzel kişilerin, özel menfaatlerine ilişkin olarak kamu kuruluşlarının hizmetlerinden yararlanmaları karşılığında belli bir ölçüde bu hizmetlerin maliyetine katılmaları amacıyla konulan ve zor unsuruna dayanan mali yükümlülüklerdir. (Pınar, Burak: Yargı ve İcra Harçları, Ankara 2009, S.1-3)
    Mahkemelerin yürüttükleri yargısal faaliyet ve işlemler parasız değildir. Devlet mahkemeleri işler bir şekilde hak arayanların hizmetinde tutabilmek için, bazı giderler yapar ve bu giderlerin bir kısmı mahkemelerin faaliyetlerinden yararlananlardan harç olarak alınır.
    Nitekim Yargıtay bir içtihadı birleştirme kararında; "harç , devletin mahkemeler aracılığı ile yaptığı adli hizmete ondan yararlananların katkısıdır. Ancak yasada belirtilen durumlarda harç alınacağı" biçiminde karar vermiştir. (16.11.1983 gün ve 5/6 sayılı İçt. Birl. K.)
    Yukarıdaki açıklamalardan anlaşılacağı üzere harcın alınması ve tamamlanması yanların isteğine bırakılmayıp bu yönün resen gözetilmesi gerekmektedir.
    Somut olay bakımından, davanın kabulü oranında davalı tarafa nispi karar harcının yükletilerek hazineye gelir yazılması gerekirken, yanılgılı gerekçe ile harçla ilgili yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru olmayıp kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 26.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara