Esas No: 2020/22314
Karar No: 2022/7937
Karar Tarihi: 16.06.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/22314 Esas 2022/7937 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2020/22314 E. , 2022/7937 K."İçtihat Metni"
Mahkeme : İSTANBUL Bölge Adliye Mahkemesi 28. Ceza Dairesi
Suç Tarihleri : 27/08/2018, 14/03/2019
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edenlerin sıfatı, başvurularının süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
CMK'nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak sanık ve müdafiinin dilekçelerinde belirttikleri temyiz sebeplerinin hükmün hukuki yönlerine ilişkin olduğu belirlenerek anılan sebeplere bağlı olarak yapılan incelemede,
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın 14/03/2019 tarihinde hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yürütülen ...’e uyuşturucu madde sattığı sabit ise de; zincirleme suça ilişkin TCK'nın 43. maddesiyle uygulama yapılabilmesi için cezalandırılabilir nitelikte birden fazla eylemin bulunması gerektiği, sanığın 27/08/2018 tarihinde hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yürütülen yaşı küçük ...’a uyuşturucu madde sattığına ilişkin eylemin incelenmesinde; dosya kapsamından suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 772 sayılı Kanun uyarınca arama yetkisi bulunmayan çarşı ve mahalle bekçileri tarafından şüphe üzerine durdurulan sanığın ve yanında yakalanan tanık ...’un üst aramalarında pantolon ceplerinde suç konusu maddelerin ele geçirildiği anlaşılmakla, tüm aşamalarda atılı suçu
inkar eden sanık ...’ın savunmalarının aksine, tanığın aşamalarda üzerinde ele geçen maddeleri sanıktan temin ettiğine dair soyut beyanı dışında kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı ve somut olayda, CMK'nın 116, 117 ve 119. maddeleri ile 2559 sayılı Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu ve suç tarihinde yürürlükte bulunan 772 sayılı Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanununa aykırı şekilde yapılan arama sonucunda sanığın üzerinde ele geçen uyuşturucu maddelerin de, “suçun maddi konusu” ve “suç delili” olarak hükme esas alınamayacağı gözetilmeden, sanık hakkında TCK'nın 43. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA,
Hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre dikkate alınarak sanık hakkındaki tahliye talebinin reddine,
28/02/2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 304/1. maddesi uyarınca dosyanın İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesine; kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Ceza Dairesine gönderilmesine, 16.06.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.