19. Hukuk Dairesi 2014/1064 E. , 2014/16709 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Batman 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 07/11/2013
NUMARASI : 2012/152-2013/649
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. S.. O.. ile davalı vek. Av. M.. T.."un gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkilinin davalının babası Ş.. Ç.."a ait B..Ç..K.. Gıda Paz. Ltd. Şti."nde pazarlamacı olarak çalıştığını, müvekkilinin davalının babasına ait işyerinde çalışırken 6 yıl önce elinden teminat olmak üzere boş senet alındığını, davalı tarafından senedin eksik unsurlarının doldurularak takibe konu edildiğini belirterek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, senedin iptaline ve %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının müvekkilinden para aldığını ve karşılığında senedi verdiğini, davacının borçlu olmadığını yazılı delillerle kanıtlaması gerektiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının işçi alacağı yönünden dava açtıktan sonra, davalı tarafından senedin doldurularak takibe konu edildiği, davalı alacaklının senedin dayanağının borç ilişkisinden kaynaklandığını beyan ettiği, ispat külfetinin davalı alacaklı üzerinde olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava konusu senedin ihdas hanesinde “nakden” ibaresi bulunmaktadır. Davalı bononun borç para karşılığında düzenlendiğini savunmuş, davacı ise boşa imzalı teminat senedi verdiğini, davalının anlaşmaya aykırı senedi doldurarak takibe koyduğunu iddia etmiştir. Bu durumda bononun teminat amacıyla düzenlendiğini iddia eden davacı bu yöndeki iddiasını HMK 201. maddesi uyarınca yazılı delille kanıtlamakla yükümlüdür. Mahkemece, bu yön gözardı edilerek ispat külfetinin tayininde yanılgıya düşülmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir olunan 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 24.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.