Esas No: 2015/8475
Karar No: 2016/5207
Karar Tarihi: 13.06.2016
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/8475 Esas 2016/5207 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin tahkikat neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine, tetkik olunan dosya içeriğine göre sanığın, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine;
Ancak:
1- 15.06.2011 tarihinde sanığın ikametinde usulüne uygun olarak yapılan aramada bu yargılamaya konu ............. plakalı araca ait sahte trafik, tescil belgelerinin, ... adına düzenlenmiş sahte sürücü belgesinin ve............. plakalı motor ve şase numarası değiştirilmiş aracın ele geçirildiği, ayrıca yine aynı aramada şase numarası değiştirilmiş ............. plakalı aracın ele geçirildiği, sanığın bu eylemi nedeniyle ise ............. Cumhuriyet Başsavcılığının 29.06.2011 tarih, 2011/4511 Esas numaralı iddianameyle farklı bir kamu davası açıldığı, her iki yargılamaya konu sahteciliklerin aynı anda ele geçirildikleri, farklı zamanlarda yapılıp düzenlendikleri veya kullanıldıklarına dair delilin de bulunmadığı, birden çok sahte belgenin düzenlenmesi/kullanılması olgusunun 5237 sayılı TCK"nın 61. maddesi uyarınca temel cezanın belirlenmesi sırasında nazara alınabileceği cihetle; ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22.04.2014 gün ve 2013/11-397-2014/202 sayılı kararında açıklandığı üzere, belgelerde sahtecilik suçunun hukuki konusunun kamu güveni olduğu ve fiil tarihleri de dikkate alınarak; sanığın eylemlerinin bir suç işleme kararıyla kanunun aynı hükmünün kısa zaman aralıkları içerisinde, birkaç kez ihlal etmek suretiyle zincirleme biçimde işlenmiş tek suçu oluşturup oluşturmadığının değerlendirilmesi ile mükerrer yargılama ve cezalandırılmanın önlenmesi bakımından sanık hakkında belirtilen iddianame ile açılan dosya getirtilip incelenerek mümkünse birleştirilmeleri, değilse bu davayı ilgilendiren kısımların onaylı örneklerinin dosya içerisine konulması, zincirleme suç ilişkisi içindeki eylemin kesinleşmiş mahkumiyet hükmüne konu olmasının diğer eylemlerin dava konusu yapılmasına engel olmayacağı, bu bağlamda bu dava dosyasında sübutu kabul edilen eylem nedeniyle münhasıran önceki cezada zincirleme suç hükümlerinin uygulanması nedeniyle ortaya çıkacak olan ilave cezaya hükmolunabileceği gözetilmeden, sanık hakkında yazılı şekilde karar verilmesi,
2- Adli emanetin 2011/1039 sırasında kayıtlı suça konu belgeler hakkında karar verilmemesi,
3- 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin sanık hakkında uygulanmaması,
Yasaya aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13.06.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.