Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/3837 Esas 2022/8612 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/3837
Karar No: 2022/8612
Karar Tarihi: 29.06.2022

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/3837 Esas 2022/8612 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Bursa 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir dava kapsamında, uyuşturucu madde ticareti yaptığı iddiasıyla suçlu bulunan bir sanık hakkında verilen mahkûmiyet hükmü incelendi. Temyiz incelemesi sürecinde, sanık ve müdafiinin bulunmadığı belirtildi. Sanık hakkındaki mahkûmiyet hükmü doğru bulunurken, diğer sanık hakkındaki hüküm bozuldu. Bunun sebebi, sanığın daha önce işlemiş olduğu aynı suçtan dolayı karar verilen cezanın hesaba katılmamış olması, ve TCK'nın 53. maddesinde yapılan değişiklikler nedeniyle, sanığın durumunun yeniden belirlenmesi gerektiği belirtildi. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri TCK'nın 53. ve 43. maddeleridir. TCK'nın 53. maddesi infaz aşamasında gözetilirken, 43. maddesi zincirleme suç hükümlerini içermektedir.
10. Ceza Dairesi         2020/3837 E.  ,  2022/8612 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : BURSA 7. Ağır Ceza Mahkemesi

    Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
    Hüküm : Mahkûmiyet
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
    Temyiz incelemesi, duruşmalı inceleme talebinde bulunan sanık ... müdafiinin yöntemine uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmaya gelmemesi ve geçerli bir mazeret de bildirmemesi nedeniyle bu sanık ve duruşmalı temyiz incelemesi isteği bulunmayan diğer sanık ... yönünden duruşmasız olarak yapıldı.
    A) Sanık ... hakkındaki mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
    TCK'nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak 15/04/2020 tarihinde yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun'la yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Bozmaya uyulduğu, yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
    B) Sanık ... hakkındaki mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
    Bozmaya uyulduğu, yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Sanık hakkında, incelemeye konu 27/08/2015 tarihli eylemi nedeniyle 21/12/2015 tarihli iddianameyle uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan dava açıldığı, UYAP üzerinden yapılan incelemeye göre, 03/09/2015 tarihli başka bir eylemi nedeniyle de 09/10/2015 tarihli iddianame ile uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan başka bir dava açıldığı ve yapılan yargılama neticesinde İstanbul 21. Ağır Ceza Mahkemesinin 29/12/2015
    tarihli, 2015/224 esas ve 2015/278 sayılı kararı ile mahkûmiyet kararı verildiği ve kararın Yargıtay (Kapatılan) 20. Ceza Dairesinin 03/10/2016 tarihli 2016/1861 esas ve 2016/4966 sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği, iki suç arasında suç tarihleri ve iddianame tarihlerine göre hukuki kesintinin bulunmadığı anlaşılmakla; İstanbul 21. Ağır Ceza Mahkemesinin bahsi geçen dosyasının aslı veya onaylı örneğinin getirtilip denetime imkan verecek şekilde incelenen dosya arasına konulması ve tüm deliller değerlendirilerek her iki suçun “bir suç işleme kararının icrası kapsamında” işlenip işlenmediğinin, sanık hakkında TCK’nın 43. maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağının belirlenmesi; zincirleme suç oluşturduğunun kabul edilmesi halinde, ağır sonuç doğuran suç esas alınarak belirlenecek cezanın, zincirleme suç nedeniyle TCK'nın 43. maddesi gereğince artırılması ve böylece bulunacak sonuç cezanın, kesinleşen hükümdeki sonuç cezadan “fazla olması halinde” aradaki fark kadar “ek cezaya hükmolunması”, aksi halde “ek ceza verilmesine yer olmadığına" karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    2- Hükümden sonra TCK'nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak, 15/04/2020 tarihinde yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz istemleri bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
    29/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Hemen Ara