Esas No: 2021/42593
Karar No: 2022/13626
Karar Tarihi: 28.06.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/42593 Esas 2022/13626 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2021/42593 E. , 2022/13626 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat
A)Sanık ... hakkında “Nitelikli dolandırıcılık” suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafisinin, sanık ... hakkında “Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs” suçundan verilen beraat hükmüne yönelik katılan vekilinin temyizinin incelenmesinde;
Sanık ... hakkında eksik adli para cezası tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Sanık ...’ın yüklenen suçu hükümden sonra vefat eden ..., ... ve ... ile iştirak halinde işlediğinin iddia olunduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Sanık ...’in üzerine atılı “Nitelikli dolandırıcılık” suçu yönünden, yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hukuka uygun yöntemlerle elde edilen delillerin değerlendirilerek fiilin sanık ... tarafından işlendiğinin tespit edildiği, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezanın kanuni takdir sınırlarında uygulandığı, sanık ...’ın üzerine atılı “Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs” suçu yönünden ise yüklenen suçun sanık ... tarafından işlendiğinin sabit olmadığı, dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek Mahkemece kabul ve takdir kılınmış olmakla, mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafisinin, beraat hükmüne yönelik katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden beraat ile usul ve yasaya uygun bulunan mahkumiyete ilişkin hükümlerin ONANMASINA,
B)Sanıklar ... ve ... hakkında “Resmi belgede sahtecilik” suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyizinin incelenmesinde;
Sanıklara yüklenen “Resmi belgede sahtecilik” suçunun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülenolağanüstü dava zamanaşımının, 23.09.2009 olan suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla katılan vekilinin. temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
C)Sanıklar ... ve ... hakkında “Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçuna iştirak ve nitelikli dolandırıcılık”, sanık ... hakkında “Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçuna iştirak”, sanık ... hakkında “Kamu görevlisini resmi belgede sahteciliği” suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanıklar müdafilerinin, sanık ... hakkında “Resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs”, sanıklar ... ve ... hakkında “Resmi belgede sahtecilik” suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin, sanık ... hakkında “Kamu görevlisini resmi belgede sahteciliğe azmettirme ve nitelikli dolandırıcılık” suçlarından verilen mahkûmiyet hükümlerine yönelik sanık müdafisinin temyizinin incelenmesinde;
1-Suç tarihinde ... SGK İl Müdürlüğünde memur olan sanık ... hakkında kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçu yönünden 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun hükümleri uyarınca yetkili merciden soruşturma izni alınması gerektiği ancak dosyada izin alındığına ilişkin bilgi ve belge bulunmadığı gözetilip durma kararı verilerek soruşturma izninin verilip verilmeyeceğinin araştırılması, sonuca göre sanık ... ve Onunla birlikte iştirak halinde kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçunu işledikleri iddia olunan sanıklar ..., ... ve ...’ın hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken bu eksiklik giderilmeden mahkumiyet hükümleri kurulması,
2-Sanık ...’ın yapılan usulsüz işlemle emekli olmasına rağmen suç tarihi itibarıyla henüz yaşlılık aylığı almadığı, menfaat temin etmediği anlaşılmakla, sanık ... ve ... ile iştirak halinde dolandırıcılık suçunu işleyen ...’ın eylemlerinin teşebbüs aşamasında kaldığı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması yasaya aykırı,
3-UYAP aracılığıyla MERNİS üzerinden ulaşılan nüfus kaydına göre sanık ...’ın hükümden sonra 23.06.2021, sanık ...’nın 21.02.2022, sanık ... Kargın’nın 15.10.2017 tarihinde öldüğü belirlendiğinden, bu durumun kesin olarak tespiti halinde 5237 sayılı TCK’nin 64/1 ve 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddeleri uyarınca kamu davalarının düşmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ..., sanıklar ..., ... ve ... müdafileri ile katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyin hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.