Esas No: 2022/5108
Karar No: 2022/5333
Karar Tarihi: 20.06.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/5108 Esas 2022/5333 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2022/5108 E. , 2022/5333 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Mahkûmiyet
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. İslahiye 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 13.01.2016 tarihli ve 2015/157 Esas, 2016/43 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 58 inci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 4 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
2. İslahiye 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 13.01.2016 tarihli ve 2015/157 Esas, 2016/43 Karar sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay (birleşen) 3. Ceza Dairesinin, 21.11.2019 tarihli ve 2019/11836 Esas, 2019/21272 Karar sayılı ilâmıyla;
"1) Sanık hakında tekerrüre esas alınan İslahiye (Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesinin 2012/612 Esas, 2013/273 Karar sayılı ilamına konu hükmün "kamuya yararlı bir işte çalışma" seçenek yaptırımına ilişkin olduğu, 5237 sayılı TCK'nin 50/5. maddesi gereği uygulamada asıl mahkumiyetin tedbir olduğunun belirtilmesi karşısında tedbir niteliğindeki bu ilamın 5237 sayılı TCK'nin 58. maddesine konu olamayacağı ve sanığın güncel adli sicil kaydında tekerrüre esas başkaca ilamının da bulunmadığı gözetilmeksizin, sanık hakkında tekerrüre esas sabıkası bulunduğu gerekçesi ile TCK'nin 58/3. maddesi gereği aynı Kanun’un 86/2. maddesinde belirtilen seçimlik cezalardan hapis cezası seçilerek tekerrür hükümlerinin uygulanması,
2) Kovuşturma aşamasında dinlenilmesinden vazgeçilen mağdurun 02/12/2014 tarihli hazırlık beyanında sanığın, 'pompalı tüfekle' sırtına vurduğunu beyan ettiği ve mağdurda meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak Erzin Devlet Hastanesince tanzim olunan 02/12/2014 tarihli adli muayene raporunda mağdurun sırtında 1-2 cm. çapında yüzeysel sıyrık bulunduğunun belirtilmesi karşısında, sanığa, 5237 sayılı TCK’nin 86/3-e maddesinin uygulanması ihtimaline binaen 5271 sayılı CMK’nin 226. maddesi gereği ek savunma hakkı tanınmak suretiyle, eylemini birden fazla nitelikli hal ihlal ederek gerçekleştiren sanık hakkında TCK’nin 61. maddesindeki kriterler ve aynı Kanun’un 3. maddesindeki ölçülülük ilkesi gereği temel cezanın tayininde alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi suretiyle eksik ceza tayini,
3) Oluş, iddia, sanık savunması ve dosya kapsamına göre mağdur tarafından sanığa yöneltilmiş ve haksız tahrik teşkil edebilecek bir eylem bulunmadığı halde, 'ilk haksız hareketin kimden geldiğinin Mahkemece tespit edilemediği'nden bahisle TCK’nin 29. maddesi gereği sanık lehine (1/4) oranında haksız tahrik indirimi uygulanmak suretiyle eksik ceza tayini,"
Nedenleriyle bozulmasına ve 1412 sayılı Kanun'un 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca sonuç ceza miktarı bakımından sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınmasına karar verilmiştir.
3. İslahiye 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.12.2020 tarihli ve 2019/488 Esas, 2020/475 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) ve (e) bentleri, 53 nci maddesinin ikinci ve dördüncü fıkraları uyarınca 5.400,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına ve 10 eşit taksitlendirmeye karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz sebebi; hükmü temyiz etme iradesinden ibarettir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Mağdur ile sanığın suç tarihinde evli oldukları, aralarında ailevi nedenlerden dolayı anlaşmazlıklar bulunduğu ve olay günü bu nedenle tartışmaya başladıkları, sanığın mağdurun sırtına pompalı tüfekle vurduğu ve onu adlî muayene raporunda tarif edildiği şekilde basit bir tıbbî müdahele ile giderilebilecek şekilde yaraladığı anlaşılmıştır.
2. Sanığın, üzerine atılı suçlamayı kabul etmediği belirlenmiştir.
3. Sanığın eylemi neticesinde mağdurda meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak; Erzin Devlet Hastanesince tanzim olunan, 02.12.2014 tarihli; "Sol ön diz altında 5 cm. çapında ekimoz, sırt orta sağda 1-2 cm.'lik yüzeysel sıyrık, basit bir tıbbî müdahele ile giderilir." görüşünü içerir adlî muayene raporu dava dosyasında mevcuttur.
4. Mağdur ile sanığın suç tarihinde evli olduklarına dair resmî nüfus kayıt örneği dava dosyasında mevcuttur.
5. Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verildiği belirlenmiştir.
IV. GEREKÇE
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfının ve yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle İslahiye 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.12.2020 tarihli ve 2019/488 Esas, 2020/475 Karar sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 20.06.2022 tarihinde karar verildi.