Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/1449 Esas 2022/14476 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık bir özel öğretim kurumundaki müdürün istifa edip görevinden ayrılmasına rağmen, dilekçeyi Milli Eğitim Müdürlüğüne göndermediği ve gizlediği, adı geçen eğitim merkezinde öğretmen olan sanığın müdür olarak atamasının yapılmaması üzerine, istifa eden müdür adına ve imzasını taklit ederek resmi belgeler düzenlediği iddiasıyla açılan kamu davasında, sanığın suç işlediği ve kamu görevlisi kabul edilmesi gerektiği hükmedildi. Ancak, delillerin takdirinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilmeden, hüküm kurulması nedeniyle kararın bozulması gerektiği belirtildi.
Kararda geçen kanun maddeleri:
- 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu'nun 9/son maddesi
- 4483 sayılı Kanun
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 204/2. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

Özel ... Bilgi Öğrenci Etüt Eğitim Merkezinin kurucusu olan sanık ...'ün, müdür ...'ın 7-8 Eylül 2011 tarihinde istifa ettiğine ilişkin dilekçe ile görevinden ayrılmasına rağmen bahse konu dilekçeyi Milli Eğitim Müdürlüğüne göndermediği ve gizlediği, adı geçen Eğitim Merkezinde öğretmen olan sanık ...'in, müdür olarak atamasının yapılmaması üzerine, istifa eden müdür ... adına ve imzasını taklit ederek resmi belgeler düzenlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; 14.02.2007 tarih ve 26434 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren, suç tarihi ve iddianamenin düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu'nun 9/son maddesindeki "Kurumlarda görev yapan yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticiler, görevleri sırasında suç işlemeleri veya görevleri nedeniyle kendilerine karşı işlenen suçlardan dolayı 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun uygulanması ve ceza kovuşturması bakımından kamu görevlisi sayılır.” hükmü de gözetilerek sanık ... hakkında 4483 sayılı kanun uyarınca izin alınarak, eyleminin 5237 sayılı TCK’nin 204/2. maddesinde düzenlenen “kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği” suçunu oluşturup oluşturmadığına ve irtibatı nedeniyle sanık ... hakkındaki davaya ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilmeden, yargılamaya devamla hükümler kurulması,
Yasaya aykırı, sanık ... müdafisi ve sanık ...’in temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından sanıkların kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 14.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.