Esas No: 2022/3782
Karar No: 2022/5324
Karar Tarihi: 20.06.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/3782 Esas 2022/5324 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2022/3782 E. , 2022/5324 K."İçtihat Metni"
B O Z M A Ü Z E R İ N E
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2020/569 E., 2021/141 K.
SUÇ : Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. ... 7. Asliye Ceza Mahkemesinin, 10.05.2016 tarihli ve 2016/267 Esas, 2016/788 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi, 87 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 1 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
2. ... 7. Asliye Ceza Mahkemesinin, 10.05.2016 tarihli ve 2016/267 Esas, 2016/788 Karar sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay (birleşen) 3. Ceza Dairesinin, 15.10.2020 tarihli ve 2020/10397 Esas, 2020/13691 Karar sayılı ilâmıyla;
"1) Sanık hakkında hüküm kurulurken, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (Hadjianastassiou/Yunanistan, 16.12.1992; ... de Hurk/Hollanda, 19.04.1994; Hiro Balani/İspanya 09.12.1994; Ruiz Torija/İspanya, 09.12.1994) kararlarında, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141/3. maddesinde, 5271 sayılı CMK'nin 34, 230 ve 289. maddeleri ile Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 05/05/2015 tarih ve 2014/145 Esas sayılı kararında belirtildiği üzere, mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine olanak sağlayacak şekilde açık olması ve Yargıtayın bu işlevini yerine getirebilmesi için, sonuca etkili tüm argümanların, kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmelerin açık olarak gerekçeye yansıtılması gerekirken bu ilkelere uyulmadan gerekçeden yoksun olarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule ve uygulamaya göre de;
2) Katılanda meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak ... Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesince tanzim olunan 25/02/2016 tarihli adli muayene raporuna göre, meydana gelen kemik kırığının hayat fonksiyonlarını ağır (4.) derecede etkileyecek nitelikte olduğunun belirtildiği, 5237 sayılı TCK'nin 87/3. maddesinde kemik kırığının hayat fonksiyonlarındaki etkisine göre cezanın en fazla (½) oranında artırılabileceğinin öngörüldüğü ve adli tıp kriterlerine göre kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarını etkileme derecelerinin hafif (1. Derece), orta (2. ve 3. derece) ve ağır (4., 5. ve 6. derece) olarak sınıflandırıldığı anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK'nin 87/3. maddesi uyarınca kırığın hayat fonksiyonlarına etkisi ile TCK'nin 3. maddesinde yer alan “cezada orantılılık ilkesi” dikkate alınarak TCK’nin 87/3. maddesi gereği makul bir oranda artırım yapılması gerekirken, (½) oranında artırım yapılmak suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini,
3) Oluş, iddia, dosya kapsamı ve kabule göre, taraflar arasında karşılıklı kavga şeklinde gerçekleşen ve sanığın da basit şekilde yaralandığı olayda, mahkemece öncelikle ilk haksız hareketin kimden geldiğinin tespiti yoluna gidilmesi, bunun mümkün olmaması halinde ise Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarihli, 2002/4-238 Esas ve 2002-367 Karar sayılı kararı ile bu kararla uyumlu Dairemizin yerleşmiş ve süreklilik gösteren uygulamalarında kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediği durumlarda bu halin sanık lehine değerlendirilmesiyle sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari oranda (¼) uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışmasız bırakılması,
4) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,"
Nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.
3. ... 7. Asliye Ceza Mahkemesinin, 16.03.2021 tarihli ve 2020/569 Esas, 2021/141 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi, 87 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz sebebi; hükmü temyiz etme iradesinden ibarettir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanığın, balık tutmakta olan komşusu katılanın yanına gittiği, katılanın sanığa balıkları kaçırdığı gerekçesiyle söylendiği, bu nedenle tartıştıkları, katılanın elindeki oltayı sanığa sallayarak elinden basit bir tıbbî müdahale ile giderilebilir şekilde yaralaması üzerine sanığın da yumrukla vurduğu katılanın kafasında hayat fonksiyonlarına etkisi ağır (4) derecede olan çökme kırığı meydana gelecek şekilde yaraladığı, katılanın hayati tehlike geçirmediği anlaşılmıştır.
2. Sanığın, üzerine atılı suçlamayı ikrar ettiği belirlenmiştir.
3. Sanığın eylemi neticesinde katılanda meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak; ... Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından tanzim olunan 25.02.2016 tarihli;
"Sol parieto-frontal çökme kırığı, basit bir tıbbî müdahale ile giderilemez, hayat fonksiyonlarına etkisi ağır (4) derecededir, hayati tehlikeye neden olmaz."
Görüşünü içerir adlî muayene raporu dava dosyasında mevcuttur.
4. Sanığın da kavga esnasında basit bir tıbbî müdahale ile giderilebilir şekilde yaralandığı, ... Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesince düzenlenen 02.02.2016 tarihli adlî muayene raporu ile sabittir.
5. Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verildiği ve gereğinin yerine getirildiği belirlenmiştir.
IV. GEREKÇE
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ve yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle ... 7. Asliye Ceza Mahkemesinin, 16.03.2021 tarihli ve 2020/569 Esas, 2021/141 Karar sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
20.06.2022 tarihinde karar verildi.