Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2013/1251 Esas 2013/5634 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/1251
Karar No: 2013/5634
Karar Tarihi: 01.04.2013

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2013/1251 Esas 2013/5634 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2013/1251 E.  ,  2013/5634 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili; akaryakıt sektöründe faaliyet gösteren müvekkil şirketin davalı şirket ile bayiilik sözleşmesi imzaladığını, ayrıca davalıya ait taşınmaz üzerine intifa hakkı tesis edildiğini, Rekabet Kurulu"nun internet sitesinde 12.03.2009 tarihinde yayımlanan duyuru ile bayiilik sözleşmeleriyle bağlantılı olarak yapılan intifa ve benzeri sözleşmelerin rekabet yasağının süresini fiilen uzatacak şekilde kullanılamayacağı, bu tür anlaşmaların varlığı halinde beş yılı aşan süreler bakımından ilgili tebliğ ile tanınan muafiyet koşullarının ortadan kalkacağının kamuoyuna açıklandığını, buna göre davalı taşınmazı üzerine tesis edilen intifa hakkının 18.09.2010 tarihinden sonrasına ait sürenin geçersiz sayıldığını, geçersiz sayılan süreye ilişkin olarak yerine getirilmiş edimlerin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri istenebileceğini, sebepsiz zenginleşen devamlı temerrüt halinde bulunduğundan alacaklının ayrıca bir ihtarda bulunmasının gerekmediğini, müvekkil şirketin davalının maliki olduğu taşınmaz üzerinde bulunan akaryakıt istasyonunun aradaki dikey anlaşmanın intifa süresi sonuna kadar devam edileceğine inanılarak istasyon zemin betonu, bina inşaatı ve ayrılmaz parça niteliğinde yapıların inşaat giderlerini karşıladığını, bu giderlerin geçersiz kalan bakiye süreye isabet eden kısmının 3.556,67 TL olduğunu, ayrıca davalının maliki olduğu taşınmaz üzerindeki intifa hakkının, terkin harcı ve sair işlem masrafı olan toplam 26.978,00 TL"nin ileride ayrıca talep ve tahsil edilmek üzere davalı malik nam ve hesabına ödenmek suretiyle terkin edildiğini belirterek 3.556,67 TL"nin değişen oranlarda avans faizi ve KDV"si ile, 26.978,00 TL"nin sarf tarihinden itibaren avans faizi ve KDV"si ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı şirket yetkilisi; davacı tarafça yapılan masrafların talep edilen kadar yüksek olmadığını, davacının dava dışı bir şahıs adına yapılan masrafları da kendilerinden talep ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece toplanan delillere göre; davacının sözleşmenin devam ettiği 7 yıl boyunca yatırım yaptığı taşınmazdan yarar sağladığı, davacı tarafça yapılan kalıcı teknik yatırımların işletme sözleşmesinin bir gereği olarak sözleşme süresine bakılmaksızın yapılması gerektiği, yasal düzenleme sonucu son bulan sözleşme nedeniyle davacı tarafça yapılan yatırımların davalı açısından sebepsiz zenginleşme teşkil etmeyeceği, bunun yanında belediye başkanlığının cevabi yazısında davalıya ait taşınmaz için 786,00 TL bina vergisi, 78,6 TL kültür varlığı vergisi, 750,00 TL çevre temizlik vergisi ödendiğinin belirtildiği, ayrıca tapu müdürlüğünün cevabi yazısında davacının iki adet taşınmaz için toplam 21.384,00 TL harç yatırdığının, ancak davalıya ait taşınmaz için 15.562,80 TL harç tahsilatı yapıldığının belirtildiği, Harçlar Kanunu"nun 57.ve 58.maddeleri uyarınca lehine işlem yapılan kişinin harç yükümlüsü olduğu, davacının davalının yükümlü olduğu toplam 17.204,40 TL tutarındaki harç ve vergileri ödediği, bu kısmın davacı tarafça talep edilebileceği, bunun yanında davalının davadan önce temerrüde düşürülmediği,bu nedenle alacağa dava tarihinden itibaren avans faizi işletileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 01.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara