Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/153 Esas 2022/1861 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/153
Karar No: 2022/1861
Karar Tarihi: 14.03.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/153 Esas 2022/1861 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, davalı ile tarımsal kredi sözleşmesi imzaladığını ve davalının sözleşmedeki alacaklarını ödemediğini iddia ederek, davalıdan alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Davalı ise alacağın zamanaşımına uğradığını savunmuştur. Mahkeme, önceki bozma kararı ve dosya kapsamına göre, borç tahsili amacıyla davalı aleyhine başlatılan icra takibinin sözleşmeye istinaden başladığı ancak bu dosyada aciz vesikası temin edilmediği, başka bir takip dosyasında ise takibin düştüğü gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak hakim zaman aşımının dolduğunu düşünerek yanlış karar vermiştir. Bu nedenle, davacı vekilinin temyiz istemi kabul edilerek, mahkeme kararı bozulmuştur. Haciz isteme hakkı, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren bir yıl geçmekle düşer ancak icra takibi derdest kalmaya devam eder. Bu halde alacaklı yenileme talebinde bulunmak suretiyle aynı takip dosyasında haciz isteyebilir (İİK. m. 78/V). Takip ilama dayalı değil ise, yeniden başvurma harcı ve peşin harç alınır ve bu harçlar borçluya yükletilemez.
11. Hukuk Dairesi         2021/153 E.  ,  2022/1861 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Gürpınar Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 08.05.2019 tarih ve 2018/45 E. - 2019/64 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili; müvekkili ile davalı arasında 01/01/2000 tarihinde tarımsal kredi sözleşmesi imzalandığını, davalının söz konusu kredinin 0,01 TL ana para 8.780,00 TL faizi olmak üzere toplam 8.780,01 TL'lik kısmını ödemediğini, kredi sözleşmesinde uygulanacak temerrüt faizi oranının %30 olarak belirlendiğini ileri sürerek 8.780,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek %30 temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı; alacağın zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, Dairemizin bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre; borcun tahsili amacıyla davalı aleyhine 2007/83 Esas sayılı icra takibinin dava konusu sözleşmeye istinaden başlatıldığı, ancak bu dosyada ... aleyhine aciz vesikası temin edilmediği, 2007/89 Esas sayılı takip dosyasında ise takibin 31 sözleşme numaralı, 18/10/1999 tarihli sözleşmeye dayalı başlatıldığı anlaşılmış, işbu dava bakımından mevcut bir aciz vesikasından bahsedilemeceği gibi dava konusu yapılan alacağın dayanağı sözleşmeye istinaden yapılan takibin ise (son işlem tarihi göz önüne alındığında) düştüğü, 2007 tarihli icra takip dosyasının, takibin açılmasıyla maddi hukuk yönünden etkilerinin ortadan kalktığı, davalı vekilinin zamanaşımı def'i yerinde olup 09/11/2000 tarihli sözleşmeye dayalı borcun zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, tarımsal kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, yazılı şekilde, alacağın zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Haciz isteme hakkı, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren bir yıl geçmekle düşer (İİK. m.78/II.C.1). Alacaklı, bir yıllık süre içinde haciz talebinde bulunmaz veya bir yıl içinde yaptığı haciz talebini geri alıp da bir yıllık süre içinde yeniden haciz talebinde bulunmaz ise, takip dosyası işlemden kaldırılır (İİK. M.78/IV) ancak icra takibi düşmez. İcra Hukukunda takibin açılmamış sayılmasına dair HMK m. 150 anlamında bir kurum bulunmadığından icra takibi derdest kalmaya devam eder. Bu halde alacaklı bir süreyle bağlı olmaksızın yenileme talebinde bulunmak suretiyle aynı takip dosyasında haciz isteyebilir (İİK. m. 78/V). Takip ilama dayalı değil ise, yeniden başvurma harcı ve peşin harç alınır ve bu harçlar borçluya yükletilemez. Hemen belirtmek gerekir ki, bu durumda borçluya yenileme tebliğ edilir. Yeniden ödeme emri tebliğ edilmez. Yenileme emri tebliği borçluya itiraz hakkı vermez. Kesinleşen takibe devam edilir (HGK’nın 18.09.2013 gün ve 2013/15-169 E., 2013/1365 K. sayılı ilamı).
    Somut olayda; davacının, alacak istemli bu davayı açmadan önce aynı alacak için davalı aleyhine icra takibine giriştiği, icra takibinin İİK. m.78/2 uyarınca 1 yıllık süre boyunca işlemsiz bırakılması nedeniyle işlemden kaldırıldığı, ancak takip derdest kalmaya devam ettiğinden ve icra takibinin başlatıldığı tarihte sözleşmeye dayalı alacaklar yönünden öngörülen zamanaşımı süresi kesileceğinden, icra takibinin zamanaşımı süresini kesmesi işlevi hükümsüz kalmaz. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin zaman aşımının dava tarihi itibariyle dolduğu gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmamış bu nedenle mahkeme kararının davacı yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 14/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara