Esas No: 2019/1498
Karar No: 2022/14513
Karar Tarihi: 15.09.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/1498 Esas 2022/14513 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2019/1498 E. , 2022/14513 K.Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nin vermiş olduğu karara göre, sahtecilik suçunun oluşabilmesi için belgenin nesnel olarak aldatıcılık niteliğinin bulunması ve aldatmanın belgeden objektif olarak anlaşılması gerekmektedir. Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğinde belirtilen bazı düzenlemeler ise dikkate alınarak yapılan incelemede, suça konu nüfus cüzdanının aldatıcı değil olduğu sonucuna varılmıştır. Bu nedenle, sanığın beraati yerine mahkûmiyet hükmü kurulması hatalıdır. Ayrıca, hükümlerin 5271 sayılı CMK'nin 253. maddesine göre uzlaşma kapsamına alındığı konusunda bir araştırma yapılması ve uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinin gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, karar BOZULMUŞTUR.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nin 204/1. maddesi: Resmi belgede sahtecilik suçu
- TCK'nin 157. maddesi: Dolandırıcılık suçu
- 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. maddesi: Uzlaşma kapsamına alınan suçlar
- 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesi: Tekerrür hükümleri
-
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
1- Ayrıntıları Ceza Genel Kurulunun 14.10.2003 tarih ve 232-250 sayılı, 09.10.2012 tarihli, 2011/8-335 Esas ve 2012/1804 sayılı kararlarında da açıklandığı üzere, sahtecilik suçunun oluşabilmesi için belgenin nesnel olarak aldatıcılık niteliğinin bulunması ve aldatma keyfiyetinin belgeden objektif olarak anlaşılması gerektiği, "muhatabın hatasından, dikkatsizlik veya özensizliğinden kaynaklanan fiili iğfalin, aldatıcılık niteliğinin varlığını göstermeyeceği, Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik’in 131/3. maddesindeki “Fotoğraf, nüfus ve uluslararası aile cüzdanında bu alan için ayrılmış olan çizgilerin dışına taşmayacak ebatlarda kesilerek yapıştırılır.” ve aynı Yönetmelik’in 130. maddesinin 2. fıkrasında yer alan "soğuk damga fotoğrafın üzerine gelecek ve fotoğrafın görüntüsünü bozmayacak şekilde ve nüfus cüzdanının plastikle kaplanması işleminden sonra ay-yıldıza doğru uygulanır." şeklindeki düzenlemeler karşısında; dosyada aslı bulunan suça konu nüfus cüzdanı üzerinde heyet olarak yapılan incelemede; fotoğraf üzerinde soğuk mühür izinin bulunmadığı ve fotoğraf kenarlarının düzgün formda olmadığı, fotoğrafın belgeye sonradan yapıştırılmış olduğunun ilk bakışta kolaylıkla anlaşılması karşısında; fotoğraf üzerindeki soğuk damga izi bulunmayan nüfus cüzdanının bu hali ile aldatıcılık niteliği bulunmadığı ve TCK'nin 204/1. maddesinde düzenlenen resmi belgede sahtecilik suçunun yasal unsurlarının somut olayda oluşmadığı gözetilmeden, sanığın beraati yerine hakkında mahkûmiyet hükmü kurulması,
2- Kabule göre de;
a) Tekerrüre esas alınan ilama konu TCK'nin 157. maddesindeki dolandırıcılık suçunun 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. maddesine göre uzlaşma kapsamına alındığı anlaşılmakla; bu suç yönünden uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılıp tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
b) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.