Esas No: 2022/6169
Karar No: 2022/5422
Karar Tarihi: 21.06.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/6169 Esas 2022/5422 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2022/6169 E. , 2022/5422 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR :Kasten yaralama, tehdit
HÜKÜMLER :1) Sanık ...'ın katılan ...'ı kasten yaralama suçundan TCK'nin 86/1, 86/3-e, 87/3, 62, 53. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair kararı,
2) Sanık ...'ın katılan ...'ı kasten yaralama suçundan TCK'nin 86/2, 62, 52/2, 52/4. maddeleri uyarınca 2000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına dair kararı,
3) Sanık ...'ın katılan ...'ı kasten yaralama suçundan TCK'nin 86/2, 62, 52/2, 52/4. maddeleri uyarınca 2000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına dair kararı,
4) Sanık ...'ın katılan ...'ı tehdit suçundan TCK'nin 62, 50/3, 52/2, 52/4. maddeleri uyarınca 3000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına dair kararı,
5) Sanık ...'ın katılan ...'ı tehdit suçundan TCK'nin 62, 50/3, 52/2, 52/4. maddeleri uyarınca 3000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına dair kararı,
6) Sanık ...'ın katılanlar ..., ... ve ...'ı tehdit suçundan TCK'nin 43/2, 62, 50/3, 52/2, 52/4. maddeleri uyarınca 3740 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına dair kararı,
7) Sanık ...'ın katılan ...'ı kasten yaralama suçundan TCK'nin 86/2, 62, 52/2, 52/4. maddeleri uyarınca 2000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına dair hükmün CMK'nin 231/5. maddesi uyarınca açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararı,
8) Sanık ...'ın katılan ...'ı tehdit suçundan TCK'nin 62, 50/3, 52/2, 52/4. maddeleri uyarınca 3000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına dair hükmün CMK'nin 231/5. maddesi uyarınca açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararı.
TEMYİZ EDENLER : Sanık ... müdafii, sanık ..., katılan sanık ...
TÜRK MİLLETİ ADINA
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Katılan sanık ... müdafii ile katılan sanıklar ... ve ...'ın süre tutum ve gerekçeli temyiz dilekçelerinin içeriklerinden temyiz istemlerinin sanık sıfatıyla haklarında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik olduğu, katılan sanık ...'ın süre tutum dilekçesi içeriğinden temyiz isteminin hem katılan hem sanık sıfatıyla mahkumiyet hükümlerine yönelik olduğu anlaşılarak bu kapsamla sınırlı olarak yapılan incelemede;
Sanıklar ..., ... ve ... hakkında kasten yaralama suçlarından doğrudan adli para cezalarına mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık ... müdafii, sanık ..., sanık ... tarafından temyiz üzerine hükümlerin kesin nitelikte olduğu belirtilerek temyiz taleplerinin reddine dair 16.08.2016 tarihli ek karar verildiği, bu kararın tebliğ edildiği, ancak temyizin reddine ilişkin kararın temyiz edilmediği anlaşılmakla inceleme dışı bırakılmıştır.
Sanık ... hakkında kasten yaralama ve tehdit suçlarından kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına yönelik sanık ... tarafından yapılan itirazın Uşak 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.09.2016 tarih ve 2016/611 D. iş sayılı kararı ile reddedildiği anlaşılmakla inceleme dışı bırakılmıştır.
1) Sanık ... hakkında kasten yaralama ve tehdit suçlarından kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına yönelik katılan ...’ın temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı başvurulacak kanun yolu 5271 sayılı CMK'nin 231/12. maddesinde hiçbir istisna öngörülmeksizin “itiraz” olduğu belirtilmekle, CMK'nin 264. maddesine göre de, kanun yolunun ve merciin belirlenmesinde yanılma başvuranların haklarını ortadan kaldırmayacağından, katılan ...’ın temyiz istemi itiraz niteliğinde kabul edilerek, itiraz mercii tarafından incelenerek karar verilmek üzere temyizen incelenmeyen dosyanın mahalli mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
2) Sanıklar ... ve ... hakkında katılan ...’a karşı kasten yaralama suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik katılan ...’ın temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
Hükmolunan adli para cezalarının tür ve miktarı, 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 31.03.2011 tarihli ve 6217 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun’a eklenen geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olup temyiz kabiliyetleri bulunmadığından katılan ...’ın suç vasfına yönelik olmayan temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak REDDİNE,
3) Sanık ... hakkında katılan ...’a karşı kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık ...’ın temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı takdiri indirim nedenlerinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında dışında isabetsizlik görülmediğinden, sanığın; bir sebebe dayanmayan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine,
Ancak;
a) Adli tıp kriterleri açısından kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarına etkisinin hafif (1.derece), orta (2. ve 3. derece) ve ağır (4., 5. ve 6. derece) olarak sınıflandırılması ve 5237 sayılı TCK'nin 87/3. maddesinde kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisine göre cezanın en fazla (1/2) oranında artırılmasının öngörülmüş olması karşısında, katılanın adli raporunda vücudundaki kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisinin hafif (1.) derece olduğunun belirtilmesine rağmen, sanığın cezasından TCK'nin 3. maddesine göre orantılılık ilkesine aykırı olarak (1/3) oranında artırım yapılması suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini,
b)Sanık ve katılanın birbirlerine karşılıklı olarak hakaret ettiklerinin ve birbirlerini yaraladıklarının kabulü ile her ikisi hakkında hakaret suçlarından ceza verilmesine yer olmadığına, katılanın da sanığı kasten yaralamaktan mahkumiyetine karar verilmiş olmasına rağmen ilk haksız hareketin kimden geldiğinin kararda tartışmasız bırakıldığı görülmekle; ilk haksız hareketin kimden geldiğinin belirlenmesi; CGK'nin 22.10.2002 tarih 2002/4-238 Esas ve 2002/367 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere, ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiğinin tespit edilememesi durumunda sanık lehine TCK’nin 29. maddesindeki haksız tahrik hükümlerinin asgari oranda uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA,
4) Sanıklar ... ve ... hakkında katılan ...’a karşı tehdit suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri ile sanık ... hakkında katılanlar ..., ... ve ...’a karşı tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık ... müdafiinin, sanık ...’ın, katılan sanık ...’ın temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
a) Sanıkların tehdit eylemlerinin 5237 sayılı TCK’nin hangi madde kapsamında kaldığının hükmün gerekçesinde açıklanıp hükümde TCK'nin hangi maddesine göre ceza tertibine başlanıldığının belirtilmemesi,
b) Tarafların birbirlerine karşılıklı olarak hakaret ettiklerinin ve birbirlerini yaraladıklarının kabulü ile hepsi hakkında hakaret suçlarından ceza verilmesine yer olmadığına, kasten yaralama suçlarından mahkumiyetlerine karar verilmiş olmasına rağmen ilk haksız hareketin kimden geldiğinin kararda tartışmasız bırakıldığı görülmekle; ilk haksız hareketin kimden geldiğinin belirlenmesi; CGK'nin 22.10.2002 tarih 2002/4-238 Esas ve 2002/367 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere, ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiğinin tespit edilememesi durumunda tüm sanıklar lehine TCK’nin 29. maddesindeki haksız tahrik hükümlerinin asgari oranda uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabule göre de;
c) Sanıklar ... ve ...'ın eylemlerinin TCK'nin 106/1. maddesinin 1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçu olarak kabul edilmesi halinde TCK'nin 106/1. maddesi 1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunun 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. maddesine göre uzlaşma kapsamına alındığı anlaşılmakla; sanıklar ... ve ... ile katılan ... arasında 6763 sayılı
Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işlemi yapılması için dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi, uzlaştırma girişiminin başarısızlıkla sonuçlanması halinde yargılamaya devamla hüküm kurulması lüzumu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin, sanık ...’ın, katılan sanık ...’ın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 1412 sayılı CMUK'un 326/son maddesi uyarınca sanık ...’ın kazanılmış hakkının dikkate alınmasına, 21.06.2022 gününde oy birliği ile karar verildi.