Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/745 Esas 2022/2063 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/745
Karar No: 2022/2063
Karar Tarihi: 17.03.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/745 Esas 2022/2063 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen dava sonucunda, Bank Kapital T.A.Ş.'nin hisseleri davacı fona intikal ettirilmiş ve bankanın ödenmiş sermayesine tekabül eden zarar karşılığında sadece hisselere malik olma hakkı verilmişti. Davacı, müşterek ve müteselsilen davalılardan zararının 191.468.000,00 TL olduğunu iddia ederek dava etmişti. Mahkeme, yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabul edildiğini ve davacının dava dışı Bank Kapital A.Ş.'nin iştiraklerinden doğan zararı olan 1.997.089,33 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan tahsil edilmesine karar verdi. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edildi ancak temyiz itirazları reddedildi. Bankalar Kanunu'nun 14. maddesinin (3) ve (4) numaralı fıkralarının Bank Kapital T.A.Ş.'nin hisselerinin fona intikaliyle ilgili hükümler olduğu belirtilmiştir. Bu kapsamda, Bankalar Kanunu'nun 14. maddesinin (5) numaralı fıkrasının (a) bendinin (ab) alt bendi uyarınca, hisselerin intikal ettirilmesiyle ilgili hüküml
11. Hukuk Dairesi         2022/745 E.  ,  2022/2063 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 11.07.2019 tarih ve 2019/294 E. - 2019/657 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için mahalline geri çevrilen dosyanın eksikliklerin giderilmesinden sonra iade edildiği anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 14.12.2021 günü hazır bulunan davacı ... vekili Av. ... ile davalılar vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi Dr. ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, Bank Kapital T.A.Ş.'nin temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetiminin Bankalar Kanunu'nun 14. maddesinin (3) ve (4) numaralı fıkralarına istinaden ...’ye devredildiğini, ...’nin 27.10.2000 tarih ve 14 sayılı yönetim kurulu kararı ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu Kararıyla yönetim ve denetimi kendisine intikal eden Bank Kapital T.A.Ş.'nin zararının ödenmiş sermayeye tekabül eden 13.400.000.000.000 TL tutarındaki kısmını devir aldığından, 4389 sayılı Bankalar Kanunu'nun 14. maddesinin (5) numaralı fıkrasının (a) bendinin (ab) alt bendi uyarınca adı geçen bankanın hisselerinin fona intikal ettiğini, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Bankalar Yeminli Murakıpları tarafından düzenlenen 02.02.2001 tarih ve R-1 sayılı Bank Kapital T.A.Ş.'nin 27.10.2000 tarihli devir raporuna göre Bank Kapital T.A.Ş.'nin yönetim ve denetimini doğrudan ve dolaylı olarak tek başına veya birlikte elinde bulunduran ortakların banka kaynaklarından 191.468.000,00 TL'yi kendi lehlerine kullandıklarının tespit edildiğini iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 191.468.000,00 TL'nın 27.10.2000 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili, Bank Kapital T.A.Ş’nin hisselerinin Bankalar Kanunu'nun 14. maddesinin 5. fıkrasının (a) bendinin (ab) alt bendi uyarınca davacı fona intikal ettirildiğini, Bankalar Kanunu’nun söz konusu 14/5 maddesinin (a) bendinin (ab) alt bendinde yer alan hükmün davacı fona münhasıran bankanın ödenmiş sermayesine tekabül eden zarar karşılığında sadece hisselere malik olma hakkı verdiğini, tazmin ve iade talep etme hakkı tanımadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, mahkemenin 2002/215 esas ve 2013/1496 karar sayılı ilamının temyiz incelemesini yapan Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nce tarafların harç dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar verildiği, bu durumun hükmün kesinleştiği sonucunu doğurmayacağı, bozma ilamları doğrultusunda tarafların usuli kazanılmış haklarının korunması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davacının dava dışı Bank Kapital A.Ş.'nin iştiraklerinden doğan zararı olan 1.997.089,33 TL'nın dava tarihinden itibaren 6183 sayılı Yasa'nın 51. maddesi uyarınca işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, dava konusu bakiye 189.470.910,67 TL'lik miktar taraflar arasında yargılama aşamasında yapılan 30.04.2003 yürürlük tarihli FYYS'ye bağlanarak mutabakat sağlanmış olmakla bu kısım için hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve özellikle davacının Finansal Yapılandırma Sözleşmesi’ne aykırılık iddialarının daha önce bozma sebebi yapılmamış olmasına, davacının lehine usuli kazanılmış hak teşkil eden Finansal Yapılandırma Sözleşmesi kapsamında kalan alacaklarını her zaman dava ve takip konusu yapabilecek bulunmasına göre davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine, davacıdan harç alınmasına yer olmadığına, 17/03/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY

    Davacı ... ile Ceylan Grubu arasında Finansal Yeniden Yapılandırma Sözleşmesi imzalandığı, eldeki davaya konu edilen alacağın bir bölümünün ne şekilde ödeneceğinin belirlendiği, bu sözleşme sebebiyle mahkemenin 189.470.910,67 TL'lik miktar taraflar arasında yargılama aşamasında yapılan 30.04.2003 yürürlük tarihli FYYS'ye bağlanarak mutabakat sağlanmış olmakla bu kısım için hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verdiği anlaşılmaktadır. Davacı ... tarafından Ceylan Grubu'nun sözleşme hükümlerine uymadığının ve yargılamaya devam konusunda karar alındığının bildirilmiş olmasına göre hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilen alacak yönünden yargılamaya devam edilerek bir karar verilmesi gerektiği görüşünde olduğumdan savın çoğunluğun onama yönündeki görüşüne karşıyım.

    Hemen Ara