Esas No: 2022/10237
Karar No: 2022/9502
Karar Tarihi: 22.09.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2022/10237 Esas 2022/9502 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2022/10237 E. , 2022/9502 K."İçtihat Metni"
Mahkeme : İZMİR 11. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler : 30/06/2017 ve 08/07/2017 tarihli eylemler ile 02/06/2018 ve 11/06/2018 tarihli eylemlere ilişkin ayrı ayrı mahkûmiyet hükümleri
Aralarındaki bağlantı nedeniyle Dairemizin 2022/10333 esas numaralı dosyası ile birlikte incelenmiştir.
Sanık müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteminin, 7079 sayılı Kanun'un 94. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 299. maddesi uyarınca takdiren reddine karar verilerek, duruşmasız inceleme yapılmıştır.
Hükümler; temyiz edenin sıfatı, başvurusunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
CMK'nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınıp, sanık müdafiinin dilekçesinde belirttiği temyiz sebeplerinin hükümlerin hukuki yönüne ilişkin olduğu değerlendirilerek, anılan sebeplere bağlı olarak yapılan incelemede,
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, sanığın cezalandırılmasına yönelik ağır ceza mahkemesi hükümlerinin istinaf isteminin esastan reddine dair ilamının Dairemizce bozulmasından sonra yeniden yapılan yargılama sonucu ağır ceza mahkemesince verilen mahkûmiyet hükmünün temyiz edilmesi üzerine dosya doğrudan Dairemize gelmekle, yapılan incelemede;
A) 02/06/2018 ve 11/06/2018 tarihli eylemlere ilişkin mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde;
Sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan İzmir 11. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından bozmaya uyularak kurulan mahkûmiyet hükmü usul ve yasaya uygun bulunduğundan sanık müdafiinin temyiz isteminin CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
B) 30/06/2017 ve 08/07/2017 tarihli eylemlere ilişkin mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde;
Bozmaya uyulduğu belirtilmiş ise de;
1-a) CMK'nın 230/1. maddesi gereğince hükmün gerekçe bölümünde, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin belirlenmesi gerektiği; ilk derece mahkemesinin gerekçeli kararında, bir yandan suçun sübutu bakımından iletişimin tespiti tutanaklarının hükme esas alınmadığından bahsedilirken, diğer yandan uyuşturucu madde satanların yakalanması amacıyla başlatılan soruşturma kapsamında; Bigadiç Cumhuriyet Başsavcılığınca iletişimin tespiti kararı alınarak
takip yapılmaya başlanıldığı, bu takip neticesinde ... isimli içici olan şahsın değişik zamanlarda Mohamad SHAKER adına kayıtlı 0553 100 10 90 nolu telefonu kullanan şahıstan uyuşturucu madde aldığının tespit edildiği, bu tespitten sonra ... ile ... arasında yapılan görüşmeler neticesinde; ...'ın da yine aynı telefonu kullanan kişiden uyuşturucu madde satın aldığının belirlendiği, bunun üzerine ... ve ...'ın takibe alındığı belirtilerek gerekçede çelişkiye düşülmesi,
b) Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, 30.06.2017 tarihinde ...'dan, 08.07.2017 tarihinde ise ...'ın içinde olduğu araçtan suç konusu uyuşturucu maddeler ele geçirildiği halde, gerekçeli kararda takip neticesinde 30/06/2017 tarihinde ...’dan, 08/07/2017 tarihinde ise ...’dan uyuşturucu madde ele geçirildiğinden bahsedilmesi ile birlikte dosyada bulunmayan HTS kayıtlarına dayanmak suretiyle, dosya kapsamına uymayan gerekçe ile hüküm kurulması,
2-a) 30.06.2017 tarihinde tanık ...'dan suça konu uyuşturucu maddenin ele geçirilmesine ilişkin olay tutanağı ve savunmalar dahil olacak şekilde soruşturma dosyasının aslı ya da onaylı örneğinin denetime imkan verecek şekilde dosyaya getirtilmemesi,
b) Tanıklar ... ve ... hakkında Bigadiç Cumhuriyet Başsavcılığının 2017/583 soruşturma numaralı dosyasından yürütülen soruşturma kapsamında elde edilen iletişimin tespiti çözüm tutanaklarının tamamının aslı veya onaylı örneklerinin denetime olanak sağlayacak bir biçimde dosya arasına getirilip sanığa okunarak diyeceklerinin sorulması gerekirken, kolluk tarafından düzenlenen fezleke içeriğinin okunulması ile yetinilmesi,
c) Sanığın savunmalarında tanıklarla telefonla görüşmediğini belirtmesi karşısında, 2-b) numaralı bozmanın gereği yerine getirildikten sonra, sanığın ses örneklerinin alınması ve 30/06/2017 ve 08/07/2017 tarihli olaylarla ilgili ses kayıtlarının temin edilerek sanığa ait olup olmadığı konusunda Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesine veya uzman bir kurum ya da kuruluşa ses analizi yaptırılarak rapor alınması gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olup İzmir 11. Ağır Ceza Mahkemesinin, 15/02/2022 tarihli, 2021/242 esas ve 2022/41 sayılı kararı hukuka aykırı bulunduğundan, 5271 sayılı CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca, BOZULMASINA; suçun niteliğine, bozma sebeplerine ve tutuklama koşullarında bir değişiklik bulunmamasına göre sanık hakkındaki tahliye talebinin reddine,
Sanık hakkında bozma kararı verilen 30/06/2017 ve 08/07/2017 tarihli eylemlere yönelik hüküm yönünden bozma sonrası yapılacak yargılamada; temyiz talebinin esastan reddine karar verilerek kesinleşen 02/06/2018 ve 11/06/2018 tarihli eylemlere ilişkin hükmolunan 12 yıl 6 ay hapis cezasının miktarı göz önüne alınarak, İzmir 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 08.02.2019 tarihli hükmündeki 20 yıl hapis cezası miktarının kazanılmış hak olarak saklı tutulmasına,
28/02/2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 304/1. maddesi uyarınca dosyanın İzmir 11. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine,
22/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.