Esas No: 2012/15890
Karar No: 2013/2178
Karar Tarihi: 05.02.2013
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2012/15890 Esas 2013/2178 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davacının aldığı malzeme karşılığı davalıya verdiği tüm senet ve çek bedellerini ödediğini, çek ve senetlerin bir kısmının iade edildiğini, bir kısmının ise iade edilmediğini, davalının bu şekilde bedelsiz kalan bir senedi davacı aleyhine takibe koyduğunu belirterek davacının takip nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının ödeme iddiasını ispat etmesi gerektiğini bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece davacının davasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, dairemizin 08.03.2012 tarih ve 2011/11978 Esas 2012/3800 Karar sayılı ilamıyla davacının ödeme iddiası yönünden kapalı faturaların diğer deliller ile birlikte değerlendirilmesi için hüküm bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak toplam 12 adet faturadan 9 adetinin fatura düzenlenirken kredi kartı ve çeklerle ödendiğinden kapalı fatura olarak düzenlendiği, 3 adet faturanın ise karşılıkları ödenmediğinden açık fatura olarak düzenlendiği, dava konusu senedin bu faturalardaki mal bedeline karşılık verildiği, bankalardan gelen müzekkere cevaplarından 3 adet açık fatura bedelinin ödenmiş olduğu yönünde kanaat oluştuğu, kapalı faturaların ödenmediğine ilişkin delilinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulune, icra takibi nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitine, davalının kötü niyetli olduğu yönünde bir delil bulunmadığından ve bu durumun ispat edilemediğinden davacı lehine icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece dairemiz bozma kararına uyulduğu halde bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Zira Mahkemece açık ve kapalı faturalar yönünden yapılan değerlendirme hatalıdır. Esasen bu husus muhasebe tekniği ile ilgili teknik bilgiyi gerektirdiğinden HMK 266/1 maddesi uyarınca iddia ve savunma çerçevesinde Dairemiz bozma kararına uygun biçimde konusunda uzman bir bilirkişiden ayrıntılı ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınıp deliller hep birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 05.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.