Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2012/13320 Esas 2013/1532 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/13320
Karar No: 2013/1532
Karar Tarihi: 28.01.2013

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2012/13320 Esas 2013/1532 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacılar, davalıdan mal almak amacıyla 10.000 TL'lik bir çek vermişler ancak mal verilmediği gerekçesiyle davalı tarafından icra takibi yapılmıştır. Mahkeme, taraflar arasındaki ihtilafın çekişmesiz olduğunu ve çek karşılığında malın teslim edilip edilmediği konusuna münhasır olduğunu belirtmiştir. İspat külfetinin davacı tarafta olduğunu ve davacının bu yöndeki iddiasını kesin delillerle kanıtlaması gerektiğini söylemiştir. Mahkeme, davacının iddiasını kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Kararda, BK'nun 182/2 maddesine atıfta bulunulmuştur. Bu maddeye göre, çek bir ödeme aracıdır ve mevcut borcun ödenmesinde kullanılmaktadır. İspat külfetinin mahiyetine bağlı olarak yer değiştirebileceği de belirtilmiştir.
BK'nun 182/2 maddesi uyarınca, satıcı ve alıcının borçları aynı anda ifa etmekle mükelleftir. Çek bir ödeme vasıtasıdır ve mevcut bir borcun tediyesine yöneliktir.
19. Hukuk Dairesi         2012/13320 E.  ,  2013/1532 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacılar vekili; müvekkil şirketler tarafından davalı şirketten mal almak amacıyla ..."nin ... şubesine ait 17.01.2010 keşide tarihli ve 10.000 TL bedelli çekin keşide ve ciro edilerek davalıya verildiğini, ancak davalının müvekkillere mal vermediği gibi sözkonusu çekin 5.100 TL"lik kısmına dayalı olarak müvekkiller aleyhine icra takibi yaptığını, müvekkillerinin davalıya borcu olmadığını belirterek, ... İcra Müdürlüğü"nün 2010/17282 esas sayılı takip dosyasında müvekkillerinin borçlu olmadıklarının tespiti ile takibin iptaline ve % 40"tan az olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; müvekkiline verilen dava konusu çeke karşılık olan malların davacı şirkete teslim edildiğini, çek bedelinin kısmi tutarı olan 4.900 TL"nin ödendiğini, geri kalan kısmın ödenmemesi nedeniyle, ödenmeyen kısmi tutar olan 5.100 TL için icra takibi yapıldığını, davacının borcu olmadığı ve malın teslim edilmediği yönündeki iddialarını ispat etmesi gerektiğini belirterek, davanın reddine ve % 40 tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; taraflar arasındaki ihtilafın alım satım sözleşmesine konu olarak verildiği çekişmesiz olan çek karşılığında emtianın teslim edilip edilmediği konusuna münhasır olduğu, menfi tespit davasından ispat külfetinin prensip olarak davacı durumundaki borçluya ait olduğu, ancak bu hususun mutlak olmayıp iddianın dayandığı sebeplerin mahiyetine göre de ispat külfetinin yer değiştirmesinin mümkün olduğu, davalı tarafından davacılardan ... adına tanzim edilen 674299 ve 674300 sayılı faturaların irsaliyeli fatura oldukları, her iki faturanın ""eksiksiz teslim alan"" bölümünde adına fatura tanzim olunan ..."nin kaşe ve imzasının bulunmadığı, çeke konu alım – satım sözleşmesine konu emtianın teslim edilmediği iddiasına karşı emtianın teslim olunduğunu iddia eden alacaklı davalının ispat yükü ile sorumlu olması ve irsaliyeli faturada tesellüm eden imzasının olmaması nedeniyle alım – satıma konu olduğu iddia olunan emtianın davacılara tesliminin ispat edilememesi nedeniyle icra takibine konu çekin bedelsiz kaldığının kabulü gerekeceği gerekçesiyle davanın kabulü ile davacıların davalıya ... İcra Müdürlüğü"nün 2010/17282 sayılı dosyasına konu çekten kaynaklanan borçları olmadığının tespiti ile takibin iptaline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava konusu çeklerin taraflar arasındaki mal alım satımı nedeniyle davacı tarafından davalıya verildiği tarafların kabulündedir. Ancak davacı çekler karşılığında teslim edilmesi gereken malların teslim edilmediğini iddia etmiş, davalı ise malların davacıya teslim edildiğini savunmuştur.
    BK"nun 182/2 maddesi uyarınca “hilafına adet veya mukavele mevcut değil ise satıcı ve alıcı borçları aynı zamanda ifa etmekle mükelleftir.” Çek bir ödeme vasıtası olup, mevcut bir borcun tediyesine yönelik olarak verildiğinin kabulü gerekir. Hal böyle olunca dava konusu çekin kural olarak satışa konu malların teslimi nedeniyle oluşan borcun ödenmesi amacıyla verildiği yolundaki karinenin aksini iddia eden davacının bu yöndeki iddiasını kesin delillerle kanıtlaması gerekir. Başka bir anlatımla somut olayda ispat külfeti davacı taraftadır. Mahkemece bu yönler gözetilmeden ispat külfetinin tayininde yanılgıya düşülerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 28.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara