Esas No: 2016/4595
Karar No: 2016/4943
Karar Tarihi: 07.06.2016
213 sayılı Vergi Usul Kanunu"na muhalefet - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/4595 Esas 2016/4943 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"na muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet
I- Sanıklar hakkında 2004 takvim yılında sahte fatura kullanma suçundan kurulan hükümlere yönelik incelemede;
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen "2004 takvim yılında sahte fatura kullanma" suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, yüklenen suç tarihi olan ....’ten temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve Cumhuriyet savcısının ve sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş ise de; bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK"nun 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanıklar hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE,
II- Sanıklar hakkında 2005-2006-2007-2008 takvim yıllarında sahte fatura kullanma suçundan kurulan hükümlere yönelik incelemede;
Sanıkların yetkilisi olduğu ...... Hurdacılık Nakliye Tic. Ltd. Şti"nin 2004-2005-2006-2007 takvim yıllarında sahte faturalar kullandığı iddia edilen olayda; sanıkların şirketin sahibinin .....olduğunu, şirketi geçici olarak kendi üzerlerine devrettiğini, şirketin faaliyetleri ile ilgileri olmadığını savunarak suçlamaları kabul etmemeleri karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi bakımından; sanıkların savunmasında geçen .....ve şirketin muhasebecisinin ayrıca suça konu faturaları düzenleyen şirketlerin yetkililerinin açık adres ve kimlik bilgileri tespit edilip duruşmaya celbedilmek suretiyle dava konusu olay hakkında tanık sıfatıyla beyanlarının alınması, şirketlerin yetkililerinden düzenledikleri faturaları kime verdikleri ve kiminle muhatab oldukları hususunun sorulması, suça konu faturaları düzenleyen şirketler hakkında düzenlenen vergi tekniği raporlarının tamamının ve eklerinin dosyaya getirtilmesi ve bu şirketlerin yetkilileri hakkında "sahte fatura düzenleme" suçundan kamu davası açılıp açılmadığı araştırılarak, açılmışsa bu davayı ilgilendiren belgelerin onaylı birer suretlerinin dosya içine alınması, faturaları düzenleyen şirketler ile sanıkların yetkilisi oldukları şirketin defter ve belgeler üzerinde karşılaştırmalı bilirkişi incelemesi yaptırılarak, faturaların gerçek alım satım karşılığı olup olmadığının, mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan geçerli ödeme belgeleri ile satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti ve faturaları düzenleyen mükelleflerin yeterli üretimi, mal girişi ya da stoğu olup olmadığı da araştırılarak toplanan tüm deliller değerlendirilip sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş olup, Cumhuriyet savcısının ve sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 07.06.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.