Esas No: 2020/7599
Karar No: 2022/2665
Karar Tarihi: 31.03.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7599 Esas 2022/2665 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2020/7599 E. , 2022/2665 K.Özet:
Davalı müteahhit ile anlaşma yapan davacı ve arkadaşları, Ege Yaşam Limited Şirketi aracılığıyla çek bedellerinin davalıya ödenmesi karşılığında 3 adet daire satın almış ancak Antalya ilinde bulunan daireler devredilmemiştir. Davacı tarafından davalıya 145,000 TL değerinde araç devredilerek çek bedellerinin ödendiği belirtilmiştir. Ancak davacının işlemi gerçekleştirdiği tarihlerde istirdat davası açması gerektiği, bu sürenin geçirildiği ve davacının iddiasını ispatlayamadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili karara istinaf etmiş ancak istinaf başvurusu da reddedilmiştir. Temyiz edilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu kararına varılmış ve Bölge Adliye Mahkemesi kararı onanmıştır.
Kanun Maddeleri:
İİK'nun 72/7. maddesi: Ödemenin yapıldığı tarihten itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde istirdat davasının açılması gerektiği belirtilmiştir.
HMK'nın 353/b-1 maddesi: Yargılamanın yapıldığı mahkemenin kararında bir isabetsizlik olmadığı durumlarda istinaf başvurusunun esastan reddedileceği hükme bağlanmıştır.
HMK'nın 370/1. maddesi: Temyiz isteminin reddi halinde, istinaf veya temyiz konusu olan kararın onanacağı belirtilmiştir.
HMK'nın 372. maddesi: Yargılama sonunda verilecek kararın, sonuç kısmında hüküm, gerekçe kısmında ise, kararın dayandığı kanun maddesi veya hükümler belirtilmelidir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANTALYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 14.01.2019 tarih ve 2018/762 E.- 2019/22 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi'nce verilen 18.09.2020 tarih ve 2019/1713 E.- 2020/1033 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, yumurtacılık yapan davacının eşi ... ve arkadaşı...'ın, davalı olan müteahhit ile 3 adet daire alımı konusunda temmuz ayı 2014 yılında anlaşma yaptığını, buna karşılık...'ın sahip olduğu Ege Yaşam Ltd Şti tarafından davacı lehine keşide edilen çeklerin cirolanarak davalıya verildiğini ve çek bedellerinin tahsili amacıyla icra takibinin başlatıldığını, davacı tarafından 145.000.-TL değerindeki aracının davalıya devredilmesiyle çek bedellerinin ödendiğini, ancak anlaşma konusu Antalya İli, Kepez İlçesi, Duraliler Mah. 10789 ada 1 parselde bulunan 1,7,8 nolu bağımsız bölümlerin davacıya devredilmediğini, diğer takip borçlusu Ege Yaşam Ltd Şti'ne devredildiğini, soruşturma dosyasında alınan ifadelerle bu durumun sabit olduğunu belirterek 145.000.-TL'nin devrin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, İİK'nun 72/7. maddesi uyarınca, ödemenin yapıldığı tarihten itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde istirdat davasının açılmasının gerektiğini, ancak bu sürenin geçirildiğini, ayrıca davacının iddia ettiği anlaşmayı ispatlayamadığını, taraflar arasında böyle bir anlaşmanın olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, davacıya ait aracın 16.11.2016 tarihinde davalı adına tescil edildiği, takip konusu senet bedellerinin ise bankaya yazılan yazı cevabında belirtildiği üzere dava dışı şirket tarafından ödendiği, aracın devir edilerek davalıya satımı tarihinden itibaren davanın açılması için öngörülen 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçirildiğini, bu nedenle davanın İİK.72/7 maddesi gereği 1 yıllık hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Bölge adliye mahkemesince, mahkemenin kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 31/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.