Esas No: 2012/4120
Karar No: 2012/6853
Karar Tarihi: 22.11.2012
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/4120 Esas 2012/6853 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki birleştirilen tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün birleştirilen davanın davalıları ..., ..., ... ve ... (...) vekilince duruşmalı, asıl davanın davalıları ..., ... ve ... vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde bir kısım davalılar vekili Av. ... ile davacılar vekili Av. ... ve davacılardan ..., davalılardan ... ile birleşen davalılardan asil ... gelmiş olmakla duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacılar vekili, müvekkilleri ile davalı yüklenici ... arasında 19.07.1996 tarihli düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, sözleşme uyarınca dava konusu taşınmaz üzerinde bodrum, zemin kat ve 5 normal kattan oluşacağını, zemin kattaki dükkan ile 4. ve 5. katlardaki dairelerin müvekkillerine bırakılacağını, diğer dükkan ve dairelerinde yükleniciye ait olacağının kararlaştırıldığını, sözleşme uyarınca müvekkillerinin taşınmazın 80/134 hissesini devrettiklerini ve yüklenici davalının kendisine devredilen bu hisseleri diğer davalılara sattıklarını, davalı ..."un yüklenicinin eşi olduğunu, ancak yüklenicinin kendisine düşen edimi yerine getirmediğini, inşaatı tamamlamadığı ve müvekkillerine verilmesi gereken bağımsız bölümleri teslim etmediğini yükleniciye verilen vekaletnamenin noter ihtarı ile iptal edildiğini ileri sürerek, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin feshi ile davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptaline ve müvekkileri adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar ..., ... ve ... vekili, müvekkillerinin, yüklenici..."dan bağımsız bölümleri satın aldıklarını, bu satışın davacılar tarafından yükleniciye verilen vekaletnameye dayalı olarak yapıldığını, BK"nın 125. maddesi
uyarınca sözleşme tarihi ile dava tarihi arasında 10 yıldan uzun zaman geçtiği için davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, müvekkillerinin iyiniyetli olduğunu, davalı yüklenicinin inşaatın beşinci katına kadar betonu atıp, ortadan kaybolduğunu, geri kalan inşaatı müvekkillerinin kendi imkanları ile bitirip oturmaya başladıklarını, bu aşamada davacıların inşaatın yapımına hiçbir katkıda bulunmadıklarını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ...; inşaatın bitirilmemesinin davacıların davranışları sonucu meydana geldiğini, kendisinin davacıların verdiği vekaletnameye dayalı olarak hissesine düşen taşınmazları diğer davalılara sattığını, ancak davacıların vekaletnameyi azil yolu ile iptal ettirdiklerini, inşaata gidemediğini, kendisi ve diğer davalı eşinden daire satın alan kişilerin davacıların baskısı ile ödemeleri davacılara yaptığını, davacıların zamanaşımı süresi geçtikten sonra dava açtıklarını ifade ederek, davanın reddini savunmuş davalı ... da cevabında davanın reddini istemiştir.
Davacılar vekili, 24.03.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile binanın kaçak ve ruhsatsız olduğunun anlaşılması üzerine yıkılmasını talep etmişlerdir.
Davacılar vekili tarafından aynı talepler doğrultusunda ... mirasçıları ..., ..., ... ve... hakkında açıldığı, tapu iptali ve tescil davalarında ... 8. Asliye Hukuk Mahkemesi"nce 28.02.2011 gün 2011/102 Esas 2011/57 Karar sayılı ilamı ile dosyanın asıl dosya ile birleştirilmesine karar verilmiştir. Birleştirilmesine karar verilen davanın davalılar vekili, BK"nın 125. maddesi uyarınca davanın zamanaşımına uğradığını, müvekkillerinin murisi ..."in dava konusu taşınmazın ..."dan 23.02.1998 tarihinde hisse devri sonucu satın aldığını, murisin arsa sahipleri ile yüklenici arasındaki sözleşmeden haberdar olmadığını, davacıların yüklenici ..."a vekaletname verdiklerini, daha sonra davacıların yükleniciye verdikleri satış vekaletinin iptal ettirdiklerini ve zımni olarak sözleşmeyi feshettiklerini, eser sözleşmesinde BK"nın 125. maddesi uyarınca 5 yıl içinde dava açılması gerektiğini, davanın bu süre içerisinde açılmadığını, davacıların kendi hisselerine düşen dükkanları da davalı ..."ye sattıklarını belirterek, davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi kurulu raporu ve tüm dosya içeriğine göre; asıl ve birleşen davanın davacıları olan arsa sahipleri ile davalı yüklenici arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, diğer davalıların davalı yüklenici ... tarafından eşi davalı ..."a satılan daireleri satın aldıklarını, aslında bu satışın yüklenici ..."a vekaleten yapıldığının kabulü gerektiği, ancak davalı yüklenicinin edimlerini yerine getirmediği, alınan inşaat ruhsatının süresi dolduğu için hükümsüz kaldığı, imara aykırılığın tadilat projesiyle giderilmesinin mümkün olmadığı, davalılar ... ve ..."un 26.02.2008 tarihli duruşmada satışa ilişkin açıklamalar yaptıkları, davalı yüklenicinin edimlerini yerine getirmediği için ondan taşınmaz satın alan diğer davalıların haklarının korunmasının söz konusu olmadığı, ancak yüklenici davalı yaptıkları ödemeleri geri isteyebilecekleri, davacılar vekilinin ıslah dilekçesini harçlandırmadığı için inşaatın kaldırılmasına ilişkin taleplerinin asıl davada kabulünün mümkün olmadığı, ancak birleştirilen davada bu talepte bulundukları ve harcının da yatırıldığı için bu davada taleplerin kabulünün gerektiği nedeniyle asıl davada davanın kısmen kabulü ile 19.07.1996 tarihli sözleşmenin feshine, davalılar ..., ..., ... ve ... adına olan taşınmaz hisselerinin iptali ile davalılar adına 1/3 hisse oranında tesciline binanın kaldırılması talebinin reddine, birleştirilmesine karar verilen davanın kabulü ile davalılar murisi olan ... adına olan hissenin iptali ile davalılar adına 1/3 hisse oranında tesciline, kaçak binanın kaldırılmasına karar verilmiştir.
Karar, asıl davanın davalıları ..., ... ve ... ile birleştirilen davanın davalıları ..., ..., ... ve ... (...) vekillerince ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davanın davalıları vekilinin davalılar ... ve ..."a yönelik temyiz itirazları ile birleştirilen davanın davalıları ..., ..., ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Asıl davanın davalıları vekilinin davalı ..."ye yönelik temyiz itirazlarına gelince; adı geçen davalıya yüklenici ... tarafından davacı arsa sahiplerine vekaleten 27.01.1997 tarihinde dava konusu taşınmazın 40/268 hissesinin satışı yapıldığı görünüyor ise de, davacı arsa sahipleri ile adı geçen davalı arasında düzenlenen 20.01.2000 tarihli "senettir" başlıklı yazılı belgede 6.000.000.000 TL karşılığında gayrimenkul satımı yapıldığı ve bedelinde satıcı arsa sahipleri tarafından alındığı anlaşıldığından davalı ... yönünden davanın reddi gerekirken, kabulü doğru olmadığı gibi kabulüne göre de hüküm fıkrasının (A) maddesinin 9 numaralı bendinde vekalet ücretinin, asıl davanın davalıları yerine sehven birleştirilen davanın davalıları yararına hükmedilmesinde de ayrıca isabet görülmemiştir.
3-Taşınmazın kal"ine karar verilen birleştirilen davada ise sözleşmenin tarafı olan yüklenici ile tüm pay sahiplerinin haklarının etkileneceği gözetilerek, bu davada da taraf gösterilmesi zorunlu olduğundan taraf teşkili sağlanmadan karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenlerle, asıl davanın davalıları ... ve ... vekili ile birleştirilen davanın davalıları vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) no"lu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün adı geçen davalı yararına olmak üzere ve (3) no"lu bentte açıklanan nedenlerle, hükmün BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı ... yararına takdir olunan 900,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınarak adı geçen davalıya verilmesine, aşağıda yazılı alınması gereken asıl davada davalılardan onama harçlarının temyiz harç makbuzunda ortak yatırdıkları peşin harçtan kendi paylarına düşen oranda mahsubuna ve arta kalan onama harcının bu davalılardan alınmasına, diğer davalı ..."nin bu makbuzda payına düşen yatırmış olduğu varsa peşin harcının tümünün istek halinde iadesine, birleştirilen davada davalıların onama harcının peşin harçtan çıkarılmasıyla arta kalan harcın bu davalılardan alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 22.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.