Esas No: 2019/8963
Karar No: 2022/17592
Karar Tarihi: 26.10.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/8963 Esas 2022/17592 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2019/8963 E. , 2022/17592 K.Özet:
Mahkeme kararı, mühür bozma suçundan mahkum edilen bir sanığın hüküm açıklamasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarihten ikinci suçun işlendiği tarihe kadar dava zamanaşımının durduğunu belirterek, açıklanan ilkelere uyulmadan gerekçesiz hüküm kurulduğu gerekçesiyle bozulmasına karar vermiştir. Ayrıca, Anayasa'nın 141/3, CMK'nin 34 ve 230. maddelerine aykırı olduğu gerekçesiyle hüküm açıklaması gerekçesinin açık ve gerekçeli olması gerektiği belirtilmiştir. Son olarak, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'na eklenen geçici 5. maddenin bir bölümünün Anayasa'ya aykırı olduğu ve iptal edildiği belirtilmiştir. Kararda bahsedilen kanun maddeleri şu şekildedir: 5271 sayılı CMK’nin 231/8-son cümlesi, CMK'nin 231/11. maddesi, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141/3, CMK'nin 34 ve 230. maddeleri, 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi, 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesi ve Anayasa'nın 21.04.2022 tarihli 2020/87 Esas ve 2022/44 Karar sayılı kararı.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Mühür bozma
...
5271 sayılı CMK’nin 231/8-son cümlesi uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 18.09.2012 tarihinden, denetim süresi içinde ikinci suçun işlendiği 28.09.2013 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede;
1)Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18.11.2014 tarihli, 2013/830 Esas ve 2014/502 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere; CMK'nin 231/11. maddesine göre hükmün açıklanmasına dair kararda, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141/3., CMK'nin 34 ve 230. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine imkan sağlayacak biçimde açık ve gerekçeli olması, gerekçe bölümünde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi, bu delillere göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması, delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerekirken; açıklanan ilkelere uyulmadan, Anayasanın 141. ve 5271 sayılı CMK'nin 34 ve 230. maddelerine aykırı davranılarak gerekçesiz hüküm kurulması yasaya aykırı,
2)Sanığa isnat edilen mühür bozma suçundan dolayı kurulan hükümden sonra, 02.08.2022 tarih ve 31911 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 21.04.2022 tarihli 2020/87 Esas ve 2022/44 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin (d) bendinde yer alan “kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış” ibaresinin seri muhakeme usulü yönünden Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmiş olması karşısında, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.