Esas No: 2021/7866
Karar No: 2022/17791
Karar Tarihi: 26.10.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/7866 Esas 2022/17791 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2021/7866 E. , 2022/17791 K.Özet:
Bu mahkeme kararı Mühür Bozma suçundan sanığın hüküm giydiği ancak yapılan inceleme sonucunda hüküm açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarihten, denetim süresi içinde ikinci suçun işlendiği tarihe kadar dava zamanaşımının durduğu belirtilerek hüküm BOZULDU. Ayrıca, suçun oluşabilmesi için öncelikle icra edilmiş mühürleme işleminin usulüne uygun olması gerektiği, ancak dosya içinde mühürleme tutanaklarının eksik olduğu ve ilgili kurumdan araştırılıp varsa aslı veya onaylı örneğinin dosya içerisine getirtilmesi, gerektiğinde tutanak mümzilerinin de dinlenmesi, sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği belirtildi. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi'nin 2020/87 Esas ve 2022/44 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'na eklenen geçici 5. maddesinin (d) bendinde yer alan “kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış” ibaresinin seri muhakeme usulü yönünden Anayasa'ya aykırı bulunarak iptal edilmesi karşısında, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu belirtildi. Bu nedenle, mahkeme kararı BOZULDU. Kanun maddeleri olarak 5271 sayılı CMK'nin 231/8-son cümlesi, 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun'un 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesi (d) bendi, 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi ve 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi belirtildi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Mühür bozma
...
...
5271 sayılı CMK’nin 231/8-son cümlesi uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 04.01.2012 tarihinden, denetim süresi içinde ikinci suçun işlendiği 01.07.2014 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede;
1)Sanık hakkında konutunda bulunan ve borcundan dolayı mühürlenen su sayacındaki mührün bozularak kullanıldığının tespit edildiğinden bahisle mühür bozma suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; mühür bozma suçunun oluşabilmesi için öncelikle usulüne uygun biçimde icra edilmiş mühürleme işleminin bulunması gerektiği ve dosya içinde su sayacına ait 11.06.2009 ve 09.07.2009 tarihli mühürleme tutanaklarının bulunmadığı gözetildiğinde; mühürleme tutanaklarının ilgili kurumdan araştırılıp, varsa aslı veya onaylı örneğinin dosya içerisine getirtilmesi, gerektiğinde tutanak mümzilerinin de dinlenmesi, sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması yasaya aykırı,
2)Kabule göre de;Sanığa isnat edilen mühür bozma suçundan dolayı kurulan hükümden sonra, 02.08.2022 tarih ve 31911 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 21.04.2022 tarihli 2020/87 Esas ve 2022/44 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin (d) bendinde yer alan “kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış” ibaresinin seri muhakeme usulü yönünden Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmiş olması karşısında, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 26.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.”