Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/15957 Esas 2022/11037 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/15957
Karar No: 2022/11037
Karar Tarihi: 01.11.2022

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/15957 Esas 2022/11037 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Gaziantep 16. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yapılan davanın dosyası incelendi ve sanık hakkında \"kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma\" suçundan mahkumiyet kararı verildiği görüldü. Ancak, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının usulüne uygun tebliğ edilmediği ve tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin infaz işlemlerinde uygun uyarıların yapılmadığı gerekçesiyle karar bozuldu. Ayrıca, sanığın etkin pişmanlıkla ilgili TCK'nın 192. maddesinin 3. fıkrasının uygulanması gerektiği de belirtildi. Hükmün bozulması nedeniyle kanun maddelerinin detaylı bir şekilde incelenmesi gerektiği vurgulandı. İlgili kanun maddeleri; TCK'nın 191. maddesi (2. ve 3. fıkraları), 192. maddesi (3. fıkrası), 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi ve 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi.
10. Ceza Dairesi         2020/15957 E.  ,  2022/11037 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : GAZİANTEP 16. Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hüküm : Mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    1- Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı başlatılan soruşturmada TCK'nın 191. maddesinin 2. fıkrası uyarınca verilen 17/12/2014 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının sanığa usulüne uygun tebliğ edildiğine dair belgenin dosya içerisinde ve UYAP sisteminde denetime açık bir şekilde bulundurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2- 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değişik TCK'nın 191. maddesinin 2 ve 3. fıkraları uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin infaz işlemlerinde, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlamak üzere çıkarılan ilk uyarılı başvuru davetiyesinin tebliği üzerine, müracaatta bulunmayan şüphelinin, aynı Kanunun 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca kendisine yüklenen yükümlülüklere veya tedavinin gereklerine uygun davranmamakta "ısrar" ettiğinin kabul edilebilmesi için; "önceki tebligat gereğince başvuruda bulunmadığı, bu tebligat üzerine öngörülen süre içinde de başvurmaması halinde yükümlülüklere ve tedavinin gereklerine uymamakta ısrar etmiş sayılacağı" uyarısı ile yeniden tebligat yapılması, bu tebligata rağmen başvuruda bulunmadığı takdirde, şüpheli hakkında kamu davasının açılması gerektiğinden, inceleme konusu olayda ikinci uyarı yapılmadığı için kamu davasını açma koşulları oluşmadan davanın açılmış olduğu anlaşıldığından; 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi gereğince kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere, kamu davasının durmasına ve gerekli tebligat işlemlerinin tamamlanarak, kararın infazına devam edilmesi için dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verilmesi yerine, yargılamaya devam edilerek sanığın mahkûmiyetine karar verilmesi,
    3- Kabule göre; soyut ihbar dışında aleyhinde delil bulunmadığı aşamada sanığın babası tarafından sanıkta bulduğunu iddia ederek teslim ettiği uyuşturucu maddenin kendisine ait olduğunu beyan ederek ikrarı ile kendi suçunun ortaya çıkmasına yardım eden sanık hakkında etkin pişmanlıkla ilgili TCK'nın 192. maddesinin 3. fıkrasının uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    4- Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı hükmü ile 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesinde yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 01/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Hemen Ara