Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/4429 Esas 2012/6091 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/4429
Karar No: 2012/6091
Karar Tarihi: 17.10.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/4429 Esas 2012/6091 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2012/4429 E.  ,  2012/6091 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    Vek.Av. ...

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkilinin kefaleti ile dava dışı ....aracılığıyla kredi kullandırıldığını, kredi sözleşmesine davalının da kefil olduğunu, taksitlerden birinin ödenmemesi üzerine müvekkilinin hesabından tahsil edilen miktarın davalıdan tahsili amacıyla başlattıkları ilamsız icra takibinin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptali ile %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, kredi sözleşmesinde müvekkiline atfen atılı imzanın, müvekkiline ait olmadığını savunarak, davanın reddi ile %40 kötüniyet tazminatının davalıdan tahsilini istemiştir. .
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, takibe dayanak 15.04.2008 tarihli kredi sözleşmesindeki imzanın davalının el ürünü olmadığının ... raporu ile tespit edildiği gerekçesiyle, davanın reddi ile % 40 kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2-Dava, kooperatif kredi sözleşmesinden doğan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İİK’nun 67/2 nci madde hükmündeki düzenlemeye göre, borçlunun itirazında haksızlığının belirlenmesi ve alacağın likit olması halinde, istem varsa borçlu aleyhine icra inkar tazminatına; alacak likit olsun veya olmasın, böyle bir alacağa dayalı takibin, haksız ve kötüniyetli olması halinde ise istem varsa, borçlu lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerekmektedir. İş bu tazminata hükmedilmesi için takibin haksız olması tek başına yeterli olmayıp, ayrıca alacaklının kötüniyetli olması da gerekmektedir. Alacaklının kötüniyetli sayılabilmesi için de, takibin haksız olduğunu bildiği
    .../...




    S.2

    ya da bilmesi gerektiği halde icra takibine girişmiş olması gerekir. Bu hususun ispat yükü de, davalı borçludadır. Somut olayın özelliğine göre, görünürde bir imza taşıyan kredi sözleşmesine dayalı olarak icra takibi başlatan ve tüzel kişi olan davacının icra takibinde kötü niyetli olup olmadığı üzerinde yeterince durulmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) no"lu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 17.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara