Esas No: 2021/19043
Karar No: 2022/18406
Karar Tarihi: 02.11.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/19043 Esas 2022/18406 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2021/19043 E. , 2022/18406 K.Özet:
Mahkeme, sanığın dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından mahkumiyetine ilişkin verilen hükümde bir isabetsizlik olmadığını belirtmiştir. Ancak, resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin yapılan temyiz incelemesinde, mahkemenin belirlediği adli para cezasının hesaplanmasında hatalı bir yöntem kullanıldığı ve temel ceza miktarının menfaat miktarından az olmayacak şekilde belirlenmesi gerektiği anlaşılmıştır. Bu nedenle, hüküm bozulmuştur ve sanığın adli para cezası yeniden hesaplanarak hüküm düzeltilmiştir. Verilen kararda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, 5237 sayılı TCK'nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j), (k), (l) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde temel gün miktarının suçtan elde edilen haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde belirlenmesi gerektiği ve arttırma-eksiltme yapıldıktan sonra sonuç gün sayısı ile ilgili Kanun'un 52. maddesi uyarınca 20-100 TL arasında takdiri bir miktarın çarpılması ile adli para cezasının belirleneceği açıklanmıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Banka veya kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak amacıyla dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
...
1)Resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyizi incelemesinde;
Dosya arasında bulunan suça konu maaş bordroları üzerinde heyetimizce yapılan incelemede; aldatıcılık niteliğinin bulunduğu, dosya kapsamına göre sanığın yüklenen suçu işlediği anlaşıldığından, CMK'nin 217. maddesi uyarınca duruşmadan edindiği kanaate göre delilleri değerlendiren Mahkemenin takdir ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamede bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiş; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hukuka uygun yöntemlerle elde edilen delillerin değerlendirilerek fiilin sanık tarafından işlendiğinin tespit edildiği, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezanın kanuni takdir sınırlarında uygulandığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, sanık müdafisiin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükmün ONANMASINA,
1)Nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyizinin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanık müdafisinin diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak;
5237 sayılı TCK'nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) (j) ve (k), (l) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı Kanun'un 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiği ve buna göre,somu olayda sanığın 10.02.2012 tarihinde çektiği 25.000 TL kredi borcunu, 28.02.2012 de çektiği 40.000 TL den mahsup ederek ödediği bu nedenle haksız menfaat miktarının 15.000 TL, haksız menfaatin iki katının 30.000TL olduğu dikkate alınarak temel cezanın bu miktardan az olmayacak şekilde belirlenip sanığın 1500 gün adli para cezasıyla cezalandırılmasına ve buna göre artırım-indirim yapılması gerektiği halde kurulan hükümlerde temel ceza belirlenirken menfaat miktarı 65.000 TL kabul edilmek suretiyle fazla ceza tayini,
Yasaya aykırı, sanıklar müdafisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince halen uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "6500 gün", "8125", "6770 gün" ve "135400 TL " adli para cezası ibarelerinin çıkartılarak yerlerine, sırasıyla "1500 gün", "1875 gün", "1562 gün" ve "31240 TL" adli para cezası ibarelerinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.