Esas No: 2020/15859
Karar No: 2022/11231
Karar Tarihi: 03.11.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/15859 Esas 2022/11231 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2020/15859 E. , 2022/11231 K.Özet:
Sanık, uyuşturucu madde bulundurmak suçlamasıyla mahkûm edildi. Ancak, hüküm öncesinde yapılan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirleri sırasında yapılan testler sonucunda sanığın uyuşturucu madde kullandığı tespit edilmiştir. Ancak, mahkeme tarafından sanığın hukuki durumunun takdir edilmesi için gerekli olan deliller dosyaya eklenmemiştir. Ayrıca, sanık hakkında verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararına karşı itiraz hakkı gösterilmediği için bu kararının kesinleşmediği belirtilmiştir. Bu nedenlerle, mahkeme kararı bozulmuştur. TCK'nın 191. maddesi 2 ve 3. fıkraları ile 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi hakkında detaylı bilgi verilmelidir. Ayrıca, hükümden sonra TCK'nın 53. maddesinin uygulanması için sanığın durumunun yeniden belirlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun değişiklikleri nedeniyle 7242 sayılı Kanun'un 10. maddesi hakkında da bilgi verilmelidir.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : ADANA 7. Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Sanık hakkında, 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değişik TCK'nın 191. maddesinin 2 ve 3. fıkraları uyarınca, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının infazı sırasında 19.12.2014 tarihli tetkik sonucuna göre sanığın idrarında THC, 05.01.2015 tarihli tetkik sonucuna göre sanığın idrarında THC ve Opiat pozitif tespit edildiği anlaşıldığından tebliğnamdeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
1- Sanıkla ilgili kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçuna dair olay tutanağı, varsa ele geçen maddeye ilişkin ekspertiz raporu veya uyuşturucu madde kullandığının teknik yöntemlerle tespit edildiğine ilişkin raporun fiziki olarak aslı ya da onaylı örneklerinin denetime olanak verecek şekilde dosya içerisine konulduktan sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile hüküm kurulması,
2- Sanık hakkında, 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değişik TCK'nın 191. maddesinin 2 ve 3. fıkraları uyarınca, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının içeriğinde, sanığın bu karara itiraz hakkı bulunduğuna ilişkin, itiraz süresi ve merciinin de gösterilmemesi suretiyle usulüne uygun bir yasa yolu bildirimi yapılmadığı için karar sanık tarafından öğrenilmiş olsa bile, birleşen dosya kapsamında verilen 28.10.2014 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kesinleşmediği ve kovuşturma şartlarının oluşmadığı dikkate alınarak, sanığa kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararına karşı 15 gün içinde Sulh Ceza Hakimliğine itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte kararın yeniden tebliğ edilmesi gerektiğinden, bu kapsamda inceleme konusu olayda sanığın 19.12.2014 ve 05.01.2015 tarihli eylemleri, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kesinleşmeden gerçekleştirdiği anlaşılmakla, sanık hakkında kovuşturma şartlarının oluşmaması nedeniyle, 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi gereğince kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere, kamu davasının durmasına ve gerekli tebligat işlemlerinin tamamlanarak, kararın infazına devam edilmesi için dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verilmesi yerine yargılamaya devamla sanık hakkında mahkûmiyet hükmü kurulması,
3- Hükümden sonra TCK'nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesinde yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 03.11.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.