Mühür bozma suçundan sanık ... hakkında yapılan duruşma sonunda; beraatine ilişkin.... Asliye Ceza Mahkemesince verilen 25.03.2014 tarihli hükmün katılan vekili tarafından temyizi üzerine; Dairemizin 22.03.2016 gün ve 2015/14057 Esas, 2016/2668 Karar sayılı ilamı ile düşme kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11.04.2016 gün ve 2014/180096 sayılı ve "Temyiz isteğinin konusunu oluşturan suç; 5237 sayılı TCK"nun 203/1. maddesinde düzenlenmiş olan "mühür bozma" suçu olduğu halde; Yüksek Dairemizin 22.03.2016 gün ve 2015/14057 Esas, 2016/2668 Karar sayılı ilamında, suç isminin "mühür bozma" yerine sehven "resmi belgede sahtecilik", kanun maddesinin de "5237 sayılı TCK"nun 203/1" maddesi yerine sehven "204/1" maddesi olarak yazılmış olduğu anlaşılmıştır." şeklindeki yazı ile yaptığı itiraz üzerine dosya Dairemize gönderilmekle, incelenerek gereği görüşüldü:
İtiraz nedenlerinin yerinde olduğu anlaşılmakla,
1)İTİRAZIN KABULÜNE,
2)Dairemizin 22.03.2016 gün ve 2015/14057 Esas, 2016/2668 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3)5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddesi hükmü karşısında; sanığa yüklenen "mühür bozma" suçunun yasada gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık asli dava zamanaşımının, kesici son işlem olan sanığın sorgusunun yapıldığı 21.11.2007 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanunun 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK"nun 66/1-e ve 5271 sayılı CMK"nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 25.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.