Esas No: 2012/3103
Karar No: 2012/5825
Karar Tarihi: 09.10.2012
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/3103 Esas 2012/5825 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 15.03.2012 gün ve 2011/3386 Esas 2012/2007 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü:
- KARAR -
Davacı Vekili, davalı kooperatif üyesi olan müvekkiline ait dairenin, kooperatifin borcu nedeniyle üçüncü kişiler tarafından satıldığını ve müvekkilinin tahliye edildiğini, kooperatifçe verilecek başka daire bulunmadığından davacının, kooperatiften istifa ettiğini, davalının, aidatların iadesi için başlatılan takibe haksız olarak kısmen itiraz ettiğini, vergi dairesine yapılan ödemeye ilişkin makbuzun kooperatifte olduğunu, ancak kötü niyetli işgalciden ecr"i misil istenebileceğini, istifa tarihinden sonra bu hususta alınan kararların davacıyı bağlamayacağını, genel gider isteminin yerinde olmadığını, kooperatif ödeme güçlüğü içinde olmadığından muacceliyet tarihinden itibaren faiz istenebileceğini ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına, % 40"tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, genel kurulca, çıkan ve çıkarılan ortaklara yapılacak ödemenin üç eşit taksitte yapılmasına karar verildiğini, davacının kooperatife 74.420,00 TL ödeme yaptığını, vergi dairesine ödenen 12.000,00 TL"ye itiraz edilmediğini, belge ibrazı halinde kendisine iade edileceğini, davacının, konutta oturması nedeniyle edindiği menfaati iade etmesi gerektiğini, kooperatifin ödeme güçlüğü içinde olduğunu, alındı makbuzunu imzalaması halinde kendisine 6.255,00 TL"nin ödeneceğini, borcun 32.862,22 TL"lik kısmına itiraz ettiklerini, bakiyesine itiraz edilmediğini savunarak, davanın reddine, % 40"tan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davacı ve seleflerince kooperatife yapılan 75.420,00 TL ödeme, vergi dairesine ödenen 12.000,00 TL ile genel kurul kararı gereğince hesaplanan 6.225,00 TL kira tazminatının gözönüne alınması halinde toplam ödeme tutarının 93.645,00 TL olduğu, 1.386,92 TL genel gider payının düşülmesi halinde takip tarihi itibariyle davacı alacağının asgari 89.000,00 TL olduğu davalı itirazının haksız olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne, 52.325,00 TL asıl alacakla ilgili itirazın iptaline, takibin devamına, % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline dair verilen karar taraf vekillerinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 15.03.2012 tarih 2011/3386 Esas ve 2012/2007 Karra sayılı ilamıyla bozulmuştur
Bu kez, davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
1- Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan ve HUMK"nun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
2- 1163 sayılı Kooperatifler Yasası’nın 23. maddesi “ortaklar, bu kanunun kabul ettiği esaslar dahilinde hak ve vecibelerde eşittirler” ilkesini getirmiş bulunmaktadır. İnşa edilmiş konutlar arasında tip ve metrekare yönlerinden farklılıklar olsa bile ortakların eşit şekilde kullanımı ve faydasına açık hizmetler için yapılacak genel giderler eşitlik kuralı çerçevesinde eşit olarak paylaştırır. Davalı kooperatifçe değişik büyüklüklerde konutlar yapılmış olmasına dayanılarak genel giderlere katılım payının metrekare bazında hesaplanması eşitlik esasına aykırıdır.
Mahkemece, davacının genel giderlerin ortaklara eşit olarak paylaştırılması gerekirken ayrılan ortağın kendisine isabet eden bağımsız bölümün alanına göre bu giderlerden sorumlu tutulması gerektiği sonucuna varılmış ise de, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 17. maddesinde ayrılan ortağa, ödemiş olduğu aidatın ayrıldığı yıl bilançosuna göre hesaplanacak olan genel giderlerin payına düşen kısmının mahsup edilerek ödeneceğinin belirtilmiş olmasına göre, genel giderlerin her ortağa eşit olarak paylaştırılması gerekir. Buna göre, istifayı takip eden yılın bilançosunda tespit edilen genel giderlerin toplam ortak sayısına bölünmek suretiyle davacının genel gider katılım payının hesaplanması ve mahsubu ile geri ödenecek aidatın hesaplanması gerekirken eşitlik ilkesine aykırı bir şekilde dairelerin metrekaresine göre oranlama yapmak suretiyle genel gider payının hesaplandığı bilirkişi raporunun hükme esas alınması doğru olmadığından davalı kooperatif vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile kararın önceki bozma gerekçelerine ek olarak açıklanan gerekçeyle davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair karar düzeltme isteminin reddine, (2) no"lu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile hükmün açıklanan gerekçeyle önceki bozma nedenlerine ek olarak davalı kooperatif yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde davalıya iadesine, 09.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.