Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/2573 Esas 2012/5733 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/2573
Karar No: 2012/5733
Karar Tarihi: 04.10.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/2573 Esas 2012/5733 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı şirket, bir yıl süreyle iflasının ertelenmesini talep etmiştir. Mahkeme, talebin reddine karar vermiştir. Ancak bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli değildir, eksik inceleme yapılmıştır. Şirketin borca batık olup olmadığı konusunda net bir karar verilmediği için yeni bir bilirkişi heyeti raporu alınarak karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
İcra ve İflas Kanunu'nun 179 vd. maddelerine göre iflasın ertelenmesinin istenebilmesi için şirketin borca batık olması, fevkalade mühletten yararlanmamış bulunması ve sunacağı ciddi ve inandırıcı bir proje kapsamında, borca batıklıktan kurtulmasının kuvvetle muhtemel görülmesi gerekir. İflasın ertelenmesini isteyen şirketler, bir yandan TTK.'nun 324. maddesi çerçevesinde borca batıklık bildiriminde bulunmak öte yandan da iflasın ertelenmesi için gereken ve yukarıda belirtilen yasal şartları sağladıklarını ispatlamak zorundadırlar.
23. Hukuk Dairesi         2012/2573 E.  ,  2012/5733 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı tarafından açılan iflasın ertelenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı talebin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkil şirketin gıda alım satım işiyle uğraştığını, faaliyet alanının ekonomik krizden etkilendiğini, likidide sıkıntısı nedeniyle mali durumunun bozulduğunu, haciz ve iflas baskısı olmadan faaliyetlerine devam etme imkanı sağlandığı takdirde mali durumunun düzeltilebileceğini ileri sürerek, bir yıl süreyle iflasının ertelenmesini talep etmiştir.
    Müdahiller vekilleri, talebin reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacı şirketin dava sürecinde borca batık olmadığı, davacı şirketin yargılama sürecinde borca batıklıktan kurtulduğunun tespit edildiği gerekçesiyle iflas erteleme talebinin reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, iflasın ertelenmesi istemine ilişkindir.
    İcra ve İflas Kanunu’nun 179 vd. maddelerine göre iflasın ertelenmesinin istenebilmesi için şirketin borca batık olması, fevkalade mühletten yararlanmamış bulunması ve sunacağı ciddi ve inandırıcı bir proje kapsamında, borca batıklıktan kurtulmasının kuvvetle muhtemel görülmesi gerekir. İflasın ertelenmesini isteyen şirketler, bir yandan TTK.’nun 324. maddesi çerçevesinde borca batıklık bildiriminde bulunmak öte yandan da iflasın ertelenmesi için gereken ve yukarıda belirtilen yasal şartları sağladıklarını ispatlamak zorundadırlar. Bu nedenle mahkemenin öncelikle şirketin borca batık durumda olup olmadığını tespit etmesi, borca batık durumda ise ıslahının mümkün olup olmadığını incelemesi gerekir. Borca batıklık halinin tespiti için tüm aktiflerin paraya çevirme değerlerinden yani piyasadaki satış sırasında gerçekleşebilecek fiyattan bilançoya geçirilmeli, aktif bu şekilde saptandıktan sonra borca batıklık durumu tespit edilmeli, şirket borca batık durumda değilse talep reddedilmelidir
    Mahkemece borca batıklık ve mali durumun iyileştirilmesi konusunda bilirkişilerden rapor ve ek rapor alınmış, bilirkişi heyeti 22.02.2011 tarihli ilk raporunda ve ek raporunda şirketin borca batık olmadığı ve erteleme koşullarının mevcut olmadığı bildirilmiş, mahkemece bu raporlar doğrultusunda davanın reddine karar verilmiş ise de, bilirkişi raporu ve ek rapor hüküm kurmaya yeterli değildir.
    şüpheli alacaklar kalemine dayandığı belirtilmesine ve bu konuda itiraz bulunmasına rağmen, hükme esasa alınan ek bilirkişi raporunda bu konuda inceleme yapılmadan kayyım raporuna atıf yapılarak süpheli alacakların aktifte gösterilmediği ve bu hali ile şirketin borca batık olmadığı belirtilmiştir.
    Bu durumda, mahkemece şüpheli alacakların mahiyeti, şirketin bu alacaklarının tahsili için takip yapıp yapmadığı, aktifte gösterilip gösterilemeyeceğininde değerlendirildiği, borca batıklığın yasa ve muhasebe ilkeleri çerçevesinde net biçimde tespiti için konusunda uzman olan yeni bilirkişi heyetinden açıklayıcı ve denetime elverişli bir rapor alınarak, varılacak uygun sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporu ve ek raporuna dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabet görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 04.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara