Esas No: 2012/4091
Karar No: 2012/5599
Karar Tarihi: 01.10.2012
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/4091 Esas 2012/5599 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali, tescil ve tazminat davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı tapu iptali tescil istemi yönünden dava konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına ve tazminat isteminin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili ile arsa sahibi davalı arasında 27.06.2002 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin yükümlülüklerini yerine getirmesine rağmen davalının davacı şirkete isabet eden dairelerdeki payları devretmediğini, davalının dava konusu 4 no"lu daireyi dava dışı üçüncü kişiye satmasına rağmen devredemediğini, bu satımla ilgili üçüncü kişiden alacağını alamadığını, yine dava konusu 7 no"lu daireyi satamadığı ve kiraya veremediğinden zarara uğradığını ileri sürerek, 4 no"lu dairedeki % 19 ve 7 no"lu dairedeki % 45 payın tapusunun iptali ile davacı adına tescilini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 2.000,00 TL tazminatın tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, yüklenici davacının sözleşmeye aykırı ve eksik imalat yaptığını, bu durumun mahkeme aracılığı ile tesbit edildiğini, cezai şart alacağının tahsili için davacı aleyhine icra takibine başlandığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece dosya kapsamına ve benimsenen bilirkişi raporuna göre dava konusu bağımsız bölümler yargılama sırasında devredildiğinden konusuz kalan tapu iptali tescil istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, tazminat isteminin 1,099,00 TL üzerinden kısmen kabulüne dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesi"nin 2011/2722 Esas, 2012/210 Karar sayılı kararıyla; davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine, davalı ... tarafından kira kaybı nedeniyle alacak talebiyle açılan ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2007/127 Esas sayılı dosyasında davanın reddine ilişkin mahkeme kararının Hukuk Genel Kurulunca daire bozma kararı yönünde bozulduğu, bu haliyle davacıdan kira alacağı olduğu anlaşılan davalının bu alacağı ödenmedikçe tapu paylarını devretmemekte haksız olduğu düşünülemeyeceğinden davacı yüklenicinin tazminat talebinin tamamının reddine karar verilmesi yerine kısmen kabulünün doğru olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2) Dava, tapu iptali tescil ve tazminat istemlerine ilişkindir.
Mahkemece verilen 15.10.2010 tarih ve 2008/237 Esas, 2010/376 Karar sayılı kararda davaya konu bağımsız bölümler yargılama sırasında devredildiğinden konusuz kalan tapu iptali ve tescil istemi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, tazminat isteminin
kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacı tarafça mahkemenin istemi üzerine 28.09.2007 tarihli dilekçe ile tapu iptali ve tescili istenen hisselerin değeri toplam 100.000,00 TL olarak açıklanmış, aynı tarihli harç makbuzu ile eksik harç tamamlanmıştır. Mahkemece konusuz kalan tapu iptali tescil istemi yönünden davacı lehine harcı yatan değer üzerinden hesaplanacak nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, bu husus gözden kaçırılmış, sadece kısmen kabulüne karar verilen tazminat istemi yönünden davacı lehine maktu vekalet ücretine karar verilmiştir. Yargıtay 15. Hukuk Dairesi"nin 23.01.2012 tarihli bozma kararı yalnızca tazminat istemine yönelik olduğuna göre, tapu iptali tescil istemi ile ilgili hüküm verildiği şekliyle kesinleşmiştir. İlk kararda tapu iptali tescil istemi yönünden vekalet ücretine hükmedilmediği ve bu hüküm kesinleştiği halde mahkemece henüz kesinleşmeyen tazminat talebi ile ilgili davacı lehine takdir edilen vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) no"lu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 01.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.