Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2022/2025 Esas 2022/19750 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/2025
Karar No: 2022/19750
Karar Tarihi: 28.11.2022

Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2022/2025 Esas 2022/19750 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, özel belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından 10 ay hapis ve 10 ay hapis ile 500 TL adli para cezası ile cezalandırıldı. Ancak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Kanun Yararına Bozma istemiyle dosyanın incelemesinin yapılmayarak karar verildiğini belirterek dosyanın bozulmasını talep etti. Dosya incelendiğinde, sanığın gerçek dışı belge ve bilgi vererek katılan adına müracaat ederek bilgi ve rızası dışında GSM abonelik sözleşmesi düzenlettiği, bu eylemin özel hüküm niteliğindeki 5809 sayılı Kanun'un 56/2. maddesindeki suçu oluşturduğu ve sanığa usulüne uygun şekilde ön ödeme ihtarı yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirtildi. Kanun'da bahsedilen maddeler ise şöyledir: 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56/2. maddesi, 63/10. maddesi ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi.
11. Ceza Dairesi         2022/2025 E.  ,  2022/19750 K.

    "İçtihat Metni"

    Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 18.01.2022 tarih ve 2021/29334 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 02.02.2022 tarih ve KYB-2022/11152 sayılı ihbarname ile;
    Özel belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 207/1, 157/1, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 10 ay hapis, 10 ay hapis ve 500,00 Türk Lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Ankara 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 08/07/2013 tarihli ve 2011/717 esas, 2013/812 sayılı kararının "Müştekinin kimlik bilgileri kullanılarak bilgi ve rızası dışında adına 2 adet GSM telefon hattının çıkarıldığı olayda, suç ve karar tarihinden önce 10/11/2008 tarihli ve 27050 (Mükerrer) sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’na 6518 sayılı Kanun ile eklenen 4. maddesindeki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi veya işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz.” ile aynı Kanun’un 63/10. maddesindeki “Bu Kanunun 56 ncı maddesinin birinci fıkrası hükümlerine aykırı hareket edenler bin günden beş bin güne kadar; ikinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci fıkralarına aykırı hareket ederek bu işi bizzat yapanlar elli günden yüz güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.” şeklindeki düzenlemelere nazaran, sanığa isnad edilen eylemin daha özel nitelikteki 5809 sayılı Kanun’un 63/10. maddesindeki suçu oluşturduğu ve bu kapsamda üzerine atılı bulunan suç bakımından sanığa usûlüne uygun şekilde ön ödeme ihtarı yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, suç vasfında yanılarak yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden" bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,
    Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    İncelenen dosya içeriğine göre; sanığın, katılan adına müracaat ederek bilgi ve rızası dışında GSM abonelik sözleşmesi düzenlettirmesi şeklinde gerçekleşen olayda; hüküm tarihinden önce 10.11.2008 tarih ve 27050 (Mükerrer) sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile 56/2. maddesindeki, "İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez" ve aynı maddenin 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükümleri karşısında; sanığın eyleminin TCK'nin 7. maddesi uyarınca, özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 56/2. maddesindeki suçu oluşturduğu ve sanığa usulüne uygun şekilde ön ödeme ihtarı yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla; kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce bu nedenle yerinde görüldüğünden, sanığın “özel belgede sahtecilik“ suçundan mahkûmiyetine ilişkin Ankara 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 08.07.2013 tarihli, 2011/717 Esas ve 2013/812 Karar sayılı kararının CMK'nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA; müteakip işlemlerin mahallinde takdir ve ifasına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 28.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Yz.İşl.Md. - ...

    Hemen Ara