Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/261 Esas 2022/4248 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/261
Karar No: 2022/4248
Karar Tarihi: 31.05.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/261 Esas 2022/4248 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı, ÇAYKUR'a ait markalarla karıştırma ihtimali bulunan \"ÇAYDER RİZE HARMAN\" ve \"ÇAYDER RİZE\" ibarelerini marka olarak tescil ettirmek isteyince ÇAYKUR buna itiraz etmiştir. İlk derece mahkemesi, markaların karıştırılma ihtimalinin bulunduğunu ve davalının markasının, davacının markası ile ilişkilendirilebileceğine karar vermiş ve davalının markalarının hükümsüzlüğüne hükmetmiştir. Bölge adliye mahkemesi ve Yargıtay, bu kararın usul ve yasaya uygun olduğunu onaylamışlardır. Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ancak istinaf başvurusu reddedilmiştir.
Kanun Maddeleri:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369. maddesi gereğince duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında olduğu için duruşma isteği reddedilmiştir. Karar, HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca esastan reddedilmiştir. HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyası İlk Derece
11. Hukuk Dairesi         2021/261 E.  ,  2022/4248 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Rize 3. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 27.06.2019 tarih ve 2018/146 E. - 2019/253 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nce verilen 14.09.2020 tarih ve 2020/710 E. - 2020/977 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, 6100 sayılı Kanun’un 369. maddesi gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacının "ÇAYKUR" esas ibareli tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalının bu markalar ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki "ÇAYDER RİZE HARMAN" ve “ÇAYDER RİZE” ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere başvuruda bulunduğunu, başvuruya davacı tarafından yapılan itirazın, YİDK kararı ile nihai olarak reddedildiğini, davalının başvurusunun iltibas yaratma ihtimalinin bulunduğunu ve davacının markalarının tanınmışlığından istifade edeceğini ileri sürerek, davalı markalarının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davalı adına tescilli markalar ile davacıya ait marka arasında karıştırma ihtimaline yol açacak benzerlik bulunmadığını, Rize ibaresinin çayın üretildiği ili temsil ettiğini, çay bardağının da diğer bir çok markada kullanıldığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
    İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı markalarının, davacı markası ile karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, bu hali ile ortalama tüketici nezdinde, davalının markası ile davacının markasının karıştırılacağı ve ilişkilendirileceği, satışa arz şekli ve satışa arz edildiği noktalarda davacının ve davalının ürünlerinin aynı raflarda tüketiciye sunuluyor olması nedeniyle malların karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, davalının, davacı adına tescilli markayı bilmeme ihtimalinin de bulunmadığı, davalı adına tescilli markaların 6769 sayılı Kanuna göre hükümsüzlüğü ve sicilden terkin şartlarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı adına kayıtlı 2013/11137 numaralı 'ÇD ÇAYDER RİZE HARMAN' ibareli 30. sınıf için tescilli markanın ve 2013/08435 numaralı 'ÇAYDER RİZE' ibareli 30. sınıf için tescilli markanın iptaline karar verilmiştir.
    Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Samsun Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; mahkeme kararı ve gerekçelerinin usul ve yasaya uygun olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 31/05/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara