Esas No: 2012/2870
Karar No: 2012/5274
Karar Tarihi: 19.09.2012
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/2870 Esas 2012/5274 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif ortağı olduğunu, kooperatiften alacaklı olmasına rağmen kooperatif yönetimi tarafından hakkında haksız olarak icra takibi yapıldığını, takibe itirazları üzerine kooperatif tarafından ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2006/2325 esas sayılı dosyasından itirazın iptali davası açıldığını, bu dava devam ederken kooperatif yönetiminin baskıları sonucu 2.000,00 TL daha ödemek zorunda kaldığını, itirazın iptali davasında düzenlenen rapora göre müvekkilinin kooperatiften 580,00 TL alacaklı olduğundan davanın müvekkili lehine sonuçlandığını, ödemelerin kesildiği 2008 yılı Ocak ayı sonu itibariyle müvekkilinin davalı kooperatiften 2.930,00 TL alacaklı olduğunu ileri sürerek, 2.930,00 TL"nin faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kooperatifin iş programının bitmemiş olduğunu, davacının dayanmaya çalıştığı itirazın iptali davasının deracat görmeden kesinleştiğinden kesin hüküm niteliği taşımadığını, hesaplamaların kooperatifin kuruluşundan itibaren yapılması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Borçlar Kanunu"nun 84 ncü maddesi de göz önünde bulundurulduğunda davacının kooperatife 3.124,08 TL fazla ödemede bulunduğu, talebin 2.930,00 TL olduğu gözetilerek davanın subüt bulduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile 2.930,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Mahkemece, 19.09.2011 tarihli ilk bilirkişi raporuna göre değerlendirme yapılamayacağı gerekçe gösterilip ikinci kez bilirkişi raporu alınmasına rağmen, bu kez de ikinci bilirkişi raporuna itibar edilmeme gerekçesi açıklanmadan ilk rapora göre hüküm kurulmuştur. Mahkemece, taraflar arasında temyiz edilmeyerek kesinleşen ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2006/2325 Esas, 2007/2419 Karar sayılı itirazın iptali davasının dayanağı olan takipte 31.07.2006 tarihi itibariyle davacının davalı kooperatiften 580,00 TL alacağı bulunduğu hususunun taraflar yönünden kesin hüküm oluşturduğu hususu gözardı
edilerek, 31.07.2006, Ocak 2008 tarihleri arasındaki borcu hesaplayarak davacının 2.930,00 TL alacaklı olduğunu belirleyen ikinci bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması gerekirken, ilk bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması isabetsiz ise de aynı sonuca farklı gerekçe ile varılmış olması sebebiyle, sonucu itibariyle doğru olan kararın HUMK"nun 438/son maddesi gereğince gerekçesi değiştirilmesi suretiyle onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile sonucu itibariyle doğru olan kararın gerekçesi değiştirilmek suretiyle ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 19.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.