Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7882 Esas 2022/4560 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/7882
Karar No: 2022/4560
Karar Tarihi: 07.06.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7882 Esas 2022/4560 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı banka, yüklenicinin taahhütlerini yerine getirememesi sonucu oluşan zararı telafi etmek amacıyla düzenlediği iki kesin teminat mektubunu nakde çevirmediği için davacı tarafından dava edilmiştir. İlk derece mahkemesi, kesin teminat mektuplarının davacı tarafından talep edilen tutarı ve faiziyle birlikte nakde çevrilmelerini kararlaştırmıştır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi, kesin teminat mektuplarının sadece yapım işlerinin tamamlanmasıyla ilgili olduğunu ve yüklenicinin taahhütlerini yerine getirememesi sonucunda oluşan zarardan dolayı davacının hatalı bir ödeme yaptığı için kesin teminat mektuplarından kaynaklanan tazminat talebinin reddedilmesi gerektiğine karar vermiştir. Karar Yargıtay tarafından da onanmıştır.
Kanun Maddeleri: Eser sözleşmeleri genel şartnamesinin 40. maddesi, 11.4. maddesi, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun.
11. Hukuk Dairesi         2020/7882 E.  ,  2022/4560 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİİDARESİ

    Taraflar arasında görülen davada Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 24.01.2019 tarih ve 2016/112 E. - 2019/24 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi'nce verilen 22.09.2020 tarih ve 2019/520 E. - 2020/838 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 07.06.2022 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı şirket ile atık su kolektör hatları inşaatı işine ilişkin sözleşme imzaladığını, kesin hakediş neticesinde dava dışı yükleniciye fazla ödeme yapıldığının ortaya çıktığını, işin yapımı sürecinde yüklenicinin Türk Telekom A.Ş.'ye ait yapıya zarar verildiği gerekçesi ile açılan dava ve başlatılan icra takibi sonucu müvekkilinin 2.024,23 TL ödeme yaptığını, dava dışı yüklenicinin sözleşmeden kaynaklanan borcunun tahsili için davalıdan yüklenicinin teminat mektuplarının nakde çevrilmesi talebinde bulunulduğunu, davalının teminat mektuplarını nakde çevirmediğini belirterek 10/11/2008 tarih ve 100.000,00 TL tutarlı, 06/07/2011 tarih ve 34.850,00 TL tutarlı teminat mektuplarının başvuru tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte nakde çevrilerek davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, dava dışı yüklenicinin yapımını taahhüt ettiği işi tamamladığını, kesin kabulün yapıldığını, teminat mektuplarına ilişkin müvekkilinin garantör sorumluluğunun sona erdiğini, fazla ödemenin davacının kusurundan kaynaklandığını bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    İlk Derece Mahkemesince, davalının dava dışı yüklenicinin taahhüdünün teminatı olarak düzenlediği teminat mektupları nedeniyle garanti veren konumunda olduğu, eser sözleşmesinin eki niteliğindeki yapım işleri genel şartnamesinin 40.maddesinde hesap kesme işlemi sonucunda yüklenicinin idareye borçlu kalması halinde borcun genel hükümlere göre tasfiye edileceğinin hükme bağlandığı, yüklenicinin sözleşme ilişkisi çerçevesinde fazla aldığı tespit edilen ödemeyi iade etmesinin gerektiği, yüklenicinin davacıya borcu devam ederken yüklenici lehine teminat veren bankanın sorumluluğunun sona ermesinin mümkün olmadığı, teminat mektuplarında kanuni faiz ödeneceğinin kararlaştırıldığını, avans faizi talep edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalı tarafından dava dışı Haysel İnş. Mak. ve Tic. Ltd. Şti. lehine düzenlenen 10/11/2008 tarih ve 100.000,00 TL bedelli, 06/07/2011 tarih ve 34.850,00 TL tutarındaki kesin teminat mektuplarının talep tarihi olan 17/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte nakte çevrilerek davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
    Karara karşı davalı vekili, istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince, davacı tarafından dava tarihinden önce davalı bankadan teminat mektuplarının yüklenicinin işi kendi kusuruyla tamamlayamaması sebebine dayanılarak tazminin talep edildiği, davayı açarken ise dava dışı yükleniciye eser sözleşmesi kapsamında yaptığı fazla ödeme ve dava dışı Türk Telekomünikasyon A.Ş.'ye yaptığı ödemenin yüklenicinin eyleminden kaynaklandığı sebeplerine dayandığı,tazmin talebindeki sebebin farklı olarak yer alması tazmin talebinin haksız olduğu sonucunu doğurmayacağı, davacının dava dışı yüklenicinin telekom şirketine verdiği zarar nedeniyle rücuen isteminin gerek Ankara 6. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde dava dışı yüklenicinin taraf olmaması ve hasarın yüklenici tarafından verildiğine dair somut delil bulunmaması nedeniyle yerinde olmadığı, davacı ile dava dışı yüklenici arasında akdedilen eser sözleşmesinin kesin teminatın ve ek kesin teminatın geri verilmesi başlıklı 11.4. maddesinde taahhüdün sözleşme ve ihale dökümanı hükümlerine uygun olarak yerine getirilmesinden ve varsa işe ait eksik ve kusurların giderilerek geçici kabul tutanağının onaylanmasından ve yüklenicinin bu işten dolayı idareye herhangi bir borcunun olmadığı tespit edildikten sonra alınan kesin teminat ve varsa ek kesin teminatların yarısı, SGK'dan ilişiksiz belgesi getirilmesi ve kesin kabul tutanağının onaylanmasından sonra kalanının yükleniciye iade edileceği hükme bağlanmış olduğu, dosya içerisinde yer alan kesin hak ediş raporuna göre yüklenici fazla ödeme nedeniyle davacıya 1.062.556,67 TL borçlu bulunduğu, yüklenici tarafından yapılan işe ilişkin kesin kabul tutanağı düzenlenmiş ise de kesin hak ediş raporunda yüklenicinin borçlu olduğu, yüklenici yaptığı işten dolayı idareye borçlu olduğundan yüklenicinin sözleşmeden kaynaklanan taahhütlerini sözleşmeye uygun olarak yerine getirmediğinden kesin teminatların iade edileceğinden söz edilemeyeceği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Davalı vekili, kararı temyiz etmiştir.
    Dava, banka teminat mektubundan kaynaklanan alacağın tahsili istemlidir.
    Davaya konu kesin teminat mektupları, teminat mektubu konusu işin/edimin yerine getirilmemesi riskini üstlenen, mektup şartları dahilinde garanti altına alan belgelerdir. Davacıya verilen her iki kesin teminat mektubunda “... yüklenici taahhüdünü anılan kanunlar ile ihale dökümanı ve sözleşme hükümlerine göre kısmen ve tamamen yerine getirmediği takdirde, protesto çekmeye, hüküm ve adı geçenin iznini almaya gerek kalmaksızın...” şeklinde yer alan ifade ile davacının, yükleniciden hataen fazla ödemenin iadesini değil, sadece ediminin ifasını garanti altına aldığı anlaşılmaktadır.
    Bu durumda mahkemece, kesin teminat mektubunun içeriği nazara alınmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz isteminin kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 07/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara