Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/12723 Esas 2022/12982 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/12723
Karar No: 2022/12982
Karar Tarihi: 08.12.2022

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/12723 Esas 2022/12982 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkumiyet hükmü kurulması, ancak sanığın önceki suç nedeniyle verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında ya da daha sonra verilen \"kamu davasının açılmasının ertelenmesi\" kararının erteleme süresi zarfında işlemiş olup olmadığının araştırılması gerektiği belirtilmiştir. Eğer sanık ikinci suçundan ötürü açılan davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle düşmesi gerekiyorsa, ilgili mahkemeye veya Cumhuriyet Başsavcılığına ihbarda bulunulması istenmiştir. Ayrıca Anayasa Mahkemesinin TCK'nın 53. maddesine ilişkin bazı hükümlerini iptal ettiği ve yeniden düzenlendiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyledir: TCK'nın 191/2 ve 5. maddeleri, CMK'nın 223/8. maddesi, Anayasa Mahkemesinin 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesine ilişkin kararı ve 7242 sayılı Kanun'un 10. maddesi.
10. Ceza Dairesi         2021/12723 E.  ,  2022/12982 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : DİNAR Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hüküm : Mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    Aralarındaki bağlantı nedeniyle Dairemizin 2020/11482 esas sayılı dosyası ile birlikte incelenmiştir.
    1- Sanık hakkında, 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değişik TCK'nın 191. maddesinin 2 ve 3. fıkraları uyarınca, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının içeriğinde, sanığın bu karara itiraz hakkı bulunduğuna ilişkin, itiraz süresi ve merciinin de gösterilmemesi suretiyle usulüne uygun bir yasa yolu bildirimi yapılmadığı için karar sanık tarafından öğrenilmiş olsa bile, birleşen dosya kapsamında verilen 24.12.2014 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kesinleşmediği ve kovuşturma şartlarının oluşmadığı dikkate alınarak, sanığa kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararına karşı 15 gün içinde Sulh Ceza Hakimliğine itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte kararın yeniden tebliğ edilmesi gerektiğinden, bu kapsamda inceleme konusu olayda sanığın 15.04.2015 tarihli eylemi, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kesinleşmeden gerçekleştirdiği anlaşılmakla, sanık hakkında kovuşturma şartlarının oluşmaması nedeniyle, 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi gereğince kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere, kamu davasının durmasına ve gerekli tebligat işlemlerinin tamamlanarak, kararın infazına devam edilmesi için dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verilmesi yerine yargılamaya devamla sanık hakkında mahkûmiyet hükmü kurulması,
    2- Suç tarihinden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrasının olaya tatbik kabiliyeti bulunup bulunmadığının tesbiti açısından; sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı, bu suç tarihinden önce açılmış başka bir dava veya soruşturma olup olmadığının, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra verilmiş olan bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının erteleme süresi zarfında işleyip işlemediğinin ve önceki dava sonucunun araştırılması, gerektiğinde Cumhuriyet Başsavcılığından ve Denetimli Serbestlik Müdürlüğünden suç tarihinde sanığın infazda olan başka bir tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının bulunup bulunmadığı sorulup belirlendikten sonra;
    Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun'la değişik TCK'nın 191/2. maddesi uyarınca verilmiş bir "kamu davasının açılmasının ertelenmesi'' kararının erteleme süresi zarfında işlemişse; 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz" hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK'nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca "davanın düşmesine" ve tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararı veren ilgili mahkemeye ya da kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı veren ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına ihbarda bulunulmasına karar verilmesi; aksi halde 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değişik 5237 sayılı TCK'nın 191. maddesi uyarınca, yargılamaya devam olunarak, hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
    3- Aralarındaki bağlantı nedeniyle bozma gerekçeleri de dikkate alınarak incelemeye konu suça ilişkin dava dosyasının, birlikte incelenen Dairemizin 2020/11482 esas sayılı dosyasına konu 02.10.2014 tarihli eyleme ilişkin Isparta 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.10.2015 tarih, 2015/494 esas ve 2015/741 karar sayılı dava dosyası ile birleştirilmesi, sonucuna göre deliller birlikte tartışılıp değerlendirildikten sonra sanığın hukukî durumunun belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Kabule göre;
    4- 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve hükümden sonra 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesiyle yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    5- Suç tarihinin gerekçeli karar başlığında “26.09.2014” yerine hatalı olarak ''15.04.2015'' yazılması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 08.12.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Hemen Ara