Esas No: 2021/1005
Karar No: 2022/5002
Karar Tarihi: 20.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1005 Esas 2022/5002 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/1005 E. , 2022/5002 K.Özet:
Davalılar tarafından istinaf edilen bir dava sonucunda, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi, davanın esastan reddine karar vermiştir. Daha sonra davalılar tarafından temyiz edilen bu karar, yargıtay tarafından da onanmıştır. Dava, davacı şirkete atanan kayyımın öncesindeki yönetim kurulunun şirketin taşınmazlarını muvazaalı olarak yandaşlarına satması nedeniyle açılmıştır. İlk derece mahkemesi, OHAL kapsamında taşınmazın Maliye Hazinesine devredildiğini belirterek davanın konusuz kaldığına karar vermiştir. Bölge Adliye Mahkemesi de bu kararı onaylamıştır. Sonuç olarak, davalıların temyiz istemi reddedilmiş, ikinci derece mahkeme kararı onanmıştır.
Kanun Maddeleri:
- HMK'nın 353/(1)-b.1 maddesi: İstinaf başvurusunun esastan reddi
- HMK'nın 370/1. maddesi: Temyiz isteminin reddi
- HMK'nın 372. maddesi: İşlem yapılması için dava dosyasının ilgili mahkemeye gönderilmesi
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 24.01.2017 tarih ve 2016/321 E- 2017/30 K. sayılı kararın davalılar ... ve ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf istemlerinin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi'nce verilen 23.09.2020 tarih ve 2020/698 E- 2020/856 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalılar ... ve ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı Eda Eğitim Dershanecilik Araştırma Tic. A.Ş. vekili, davacı şirkete kayyım atandığını, ancak şirketin ortakları ve kayyım atanmadan önceki yönetim kurulunun şirketin içini boşalttığını, şirkete ait taşınmazların bedelinin çok altında yandaşları adına muvazaalı olarak tescil edildiğini, bu taşınmazlardan birinin ... İli Merkez İlçesi, ... Mah. 289 parselde kain taşınmaz olduğunu, müvekkili şirkete ait taşınmazın şirkete kayyım atanacağı öngörüsü ile muvazaalı olarak yönetim kurulu başkanı olan davalı ... tarafından diğer davalılara satışının yapıldığını belirterek yapılan satış işleminin iptaline, taşınmazın müvekkili şirket adına tesciline, aksi durumda ise taşınmazın değerinin altında yapılan satışı nedeniyle ile oluşan farkın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, davalının taraf sıfatı olmadığını, satışı yapanın davacı şirket olduğunu, dava değerinin 170.000.-TL olmasına rağmen harcın 17.000.-TL üzerinden yatırıldığını, satış bedelinin şirketin banka hesabına yattığını, herhangi bir muvazaa olmadığını, şirketin borçlarının ödenmesi için taşınmazın piyasa değerine satıldığını belirterek eksik harcın tamamlatılarak davanın reddini istemiştir.
Davalılar ... ve ..., davalıların husumet ehliyetinin olmadığını, ayrıca harcın eksik yatırıldığını, muvazaanın olmadığını, düşük bedele mal almanın suç olmadığını, davalının iyi niyetli 3. kişi olduğunu, davalıların sorumluluğunun bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava konusu taşınmaz, yargılama devam ederken, Maliye Hazinesi adına OHAL kapsamında tescil edilmiş olup, davacı şirket yerine Maliye Hazinesi davacı olarak davayı takip etmiştir.
İlk derece mahkemesince, 23/07/2016 tarih ve 2016/667 sayılı KHK ile OHAL kapsamında FETÖ-PDY terör örgütüne aidiyeti, iltisak-ı ve irtibatı nedeniyle Eda Eğitim Dershanecilik Araştırma Tic. A.Ş. bünyesinde yer alan kurum ve kuruluşlara ait olan taşınırlar ile hertürlü mal varlığı, alacak ve hakları ile belge, evraların hazineye devredildiğinin ilan edildiği, dava konusu taşınmazın ise OHAL kapsamında 10/11/2016 tarihinde Maliye Hazine'sine devrinin gerçekleştiğinin görüldüğü, bu sebeple konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığı, ayrıca dosya kapsamında getirilen belgeler ve özelikle ... Sulh Ceza Hakimliği'nin 2016/2446 D.İş sayılı kararı dikkate alındığında davalıların davanın açılmasına sebebiyet verdikleri gerekçesiyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yargılama gideri ve vekalet ücretinden davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olmasına karar verilmiştir.
Karar, davalılar ... ve ... vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince, mahkemenin kararında herhangi bir isabetsizliğin bulunmadığı gerekçisiyle davalılar ... ve ... vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalılar ... ve ... vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalılar ... ve ...'dan alınmasına, 20/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.