Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/3074 Esas 2022/5117 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/3074
Karar No: 2022/5117
Karar Tarihi: 21.06.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/3074 Esas 2022/5117 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen davada, davacı şirketin davalıya verdiği teminat mektubunun iadesi talep edilmiştir. Davacı, sözleşme gereği tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini ancak davalının yükümlülüklerini yerine getirmediğini iddia ederek sözleşmeyi tek taraflı feshettiğini belirtmiştir. Davalı ise stok fazlası tespit edildiğini ve cezai şart ve kâr kaybı talep haklarının doğduğunu savunmuştur. Mahkemece cezai şart ve kâr kaybı talepleri kabul edilmiş ve davacıya toplam 30.000 TL ödeme yapması kararlaştırılmıştır. Dosya, davacı-birleşen davada davalı vekili tarafından temyiz edilmiş, ancak temyiz itirazları reddedilmiştir.
Kanun Maddeleri: Sözleşme Kanunu (6098) madde 126, madde 127, madde 325.
11. Hukuk Dairesi         2021/3074 E.  ,  2022/5117 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 20.10.2020 tarih ve 2019/260 E. - 2020/623 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, taraflar arasındaki 21.09.2005 tarihli beş yıl süreli Otogaz Bayiliği Sözleşmesi gereğince müvekkili firmanın davalıya 25.000,00 TL bedelli teminat mektubunu verdiğini, müvekkilinin bayilik faaliyeti süresince kendisine düşen tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini ancak son bir yıl içerisinde davalı şirketin sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getirmemesi ve müvekkilinin rekabetini engelleyici tutumu nedeniyle müvekkilinin maddi sıkıntıya girdiğini, satışlarının düştüğünü bu nedenle keşide ettiği 21.09.2005 tarihli ihtarnameyle sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini, davalı firmaya ait olan demirbaşların eksiksiz ve tam olarak teslim edildiğini, davalı firmaya borcu bulunmadığını bu nedenle teminat mektubunun iadesinin gerektiğini, talebe rağmen teminat mektubunun kendilerine verilmediğini iddia ederek borçlu olmadıklarının tespiti ile bedelsiz kalan teminat mektubunun iadesine karar verilmesini talep etmiş, birleşen dava yönünden ise, müvekkili firmanın taraflar arasındaki sözleşmeyi haklı nedenlerle feshettiğini, davacının cezai şart ve kâr mahrumiyeti taleplerinin haksız ve kötüniyetli olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Davalı vekili, sözleşme gereği yetkili mahkeme ve icra dairelerinin İstanbul olup, davalının otogaz istasyonunda yapılan olağan stok kontrollerinde 02.10.2009 ile 06.03.2010 tarihleri arasında 19.838 Kg stok fazlası tespit edildiğini, bu miktardaki stok fazlasının tek açıklamasının başka dağıtım şirketinden Lpg alması olduğunu, daha sonra yapılan kontrollerde de stok fazlası tespit edildiğini, böylece davacının sözleşmeye aykırı davrandığı, ancak davacının asılsız iddia ve farazi taleplerinin yerine getirilmesini ihtarname ile isteyip, bilahare sözleşmeyi haksız olarak feshettiğini, bu nedenlerle bayilik sözleşmesinin 32. ve 33. maddeleri uyarınca cezai şart ve kâr kaybı talep haklarının doğduğunu, sözleşmenin erken sona ermesi nedeniyle kâr kaybını davalının tazminle yükümlü olduğunu, sözkonusu teminat mektubunun nakde çevrildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiş, birleşen dava yönünden ise, davalının, bayilik sözleşmesini feshinin haksız ve sözleşmeye aykırı olduğunu, bu nedenle sözleşmenin 32. ve 33. maddelerine göre cezai şart ve kâr kaybı talep haklarının doğduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 222.421,77 TL kâr mahrumiyetinden şimdilik 10.000.-TL 511.754,88 TL cezai şart bedelinden şimdilik 20.000 TL olmak üzere toplam 30.000.-TL'nin fesih tarihi olan 30.03.2010 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, SMM bilirkişi raporuna göre, cezai şart miktarı olan 286.807,68 TL nin birleşen dosya davalısının ekonomik mahvına sebep olmayacağı gerekçesiyle asıl davada davacının menfi tespit isteminin reddine ilişkin olarak verilen karar bozma kapsamı dışında kaldığından ve kesinleştiğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, İstanbul 32. ATM'nin 2011/328 E sayılı birleşen dosya ile ilgili olarak dava ve ıslah dilekçesinde istenen miktarlar yönünden kabulü ile 20.000,00 TL cezai şart ile 10.000,00 TL kar mahrumiyetinin birleşen dava tarihin olan 15/07/2010 tarihinden, ıslah ile artırılan kar mahrumiyeti miktarı olan 185.651,89 TL'nin ise ıslah harcının yatırıldığı tarih olan 12/11/2013 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizleri uygulanmak suretiyle birleşen dava davalısından tahsiliyle birleşen dava davacısına ödenmesine, faizin daha önceki tarihten başlatılmasına ilişkin taleplerin reddine, birleşen dava davalısı tarafından mahkemece verilen ilk karardan sonra yapılan ödemelerin infaz sırasında dikkate alınmasına karar verilmiştir.
    Karar, davacı-birleşen davada davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı-birleşen davada davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 10.989,08 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl davada davacı-birleşen davada davalıdan alınmasına, 21/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara