Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2799 Esas 2022/5164 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/2799
Karar No: 2022/5164
Karar Tarihi: 22.06.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2799 Esas 2022/5164 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen davada davacı, davalıdan aldığı taşıma hizmeti için ödediği 50.000 USD'nin karşılıksız kaldığını iddia ederek icra takibi başlatmıştır. Davalı ise taşıma hizmetinin yerine getirildiğini ve ödeme yapmadan önce davacının dava dışı şirketle sözleşme yaptığını ileri sürmüştür. Mahkeme, ödemenin yapıldığı kanıtlandığı için davacının talebini kısmen kabul etmiş ve icra inkar tazminatı talebini de kabul etmiştir. Yargıtay, mahkemenin kararını bozmuş ve yeniden yapılan yargılama sonucunda, davacının yemin beyanını dikkate alarak asıl dosya yönünden hükmün kesinleştiği gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına, birleşen dosya yönünden ise alacak tutarının 156.800 TL olduğunu kabul ederek, davacının taleplerinin kısmen kabulüne ve icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar vermiştir. Kararın kanun maddeleri BK m.117 ve HMK m.225'tir. BK m.117, alacaklının zamanında ödeme yapılmaması halinde temerrüde düşürülmesi ile ilgilidir. HMK m.225 ise yeminin konusunu ve içeriğini belirlemektedir.
11. Hukuk Dairesi         2021/2799 E.  ,  2022/5164 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 25.01.2021 tarih ve 2020/3 E. - 2021/25 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi asıl ve birleşen davada davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Asıl davada davacı vekili, müvekkilinin uluslararası ticaretle iştigal eden bir firmanın müdürü olduğunu, davalının ise deniz taşımacılık faaliyeti yürüttüğünü, müvekkiline ait yurt dışından getirilmesi gerekli bazı malzemeler için taraflar arasında şifahi anlaşmaya varıldığını ve bu sözleşme kapsamında davalıya 50.000,00 USD ödemede bulunulduğunu, ancak davalının müvekkiline herhangi bir taşıma hizmeti sunmadığını, ödemenin bedelsiz kaldığını, alacağın tahsili için davalı aleyhine girişilen icra takibinin itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamını ve icra inkar tazminatı verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkili ile davacının yetkili tasfiye memuru olduğu dava dışı Gülcem Denizcilik Taşımacılık Limited Şirketi ve Güneş Samsun Motorlu Araçlar Limited Şirketi arasında varılan sözleşme gereğince müvekkilinin 18 adet konteyner emtianın deniz yoluyla taşınmasını üstlendiğini, bu nedenle davacının şahsi hesabından müvekkiline dava konusu ödemeyi yaptığını kalan bedelin ise adı geçen dava dışı şirket tarafından gerçekleştirildiğini, müvekkilinin taşıma işini yerine getirdiğini savunarak, davanın reddine ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Birleşen davada davacı şirket vekili, taraflar arasında müvekkili şirkete ait yurt dışından getirilmesi gerekli bir malzeme için şifahi taşıma sözleşmesi akdedildiğini, müvekkili şirket tarafından davalı şirketin banka hesabına avans olarak ödemede bulunulduğunu, ancak davalının taşıma hizmeti vermediğini, karşılıksız kalan ödemenin de iade edilmediğini, bu alacağın tahsili için davalı aleyhine girişilen icra takibinin itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin taşıma edimini yerine getirdiğini, davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını savunarak, davanın reddine ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacı şirket temsilcisinin davalı tarafından taşıma hizmeti alınmadığına ilişkin yemin beyanı değerlendirilerek bozma ilamından önce verilen karar asıl dosya yönünden kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, birleşen dosya yönünden ise asıl alacak tutarı olan 156.800.-TL üzerinden davanın kısmen kabulüne, davalı takip tarihinden önce BK nın 117. maddesine göre temerrüde düşürülmediğinden işlemiş faiz talebinin reddine, alacak miktarı belirli ve likit olduğundan kabul edilen tutar üzerinden davacının icra inkar tazminatı talebinin de kabulüne karar verilmiş, kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, HMK 225. maddesi uyarınca yeminin konusunun, davanın çözümü bakımından önem taşıyan, çekişmeli olan ve kişinin kendisinden kaynaklanan vakıalar olmasına ve mezkur maddeye uygun yemin içeriğinin belirlenmesinde hakimin takdir hakkı bulunmasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA aşağıda yazılı bakiye 8.031,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl ve birleşen davada davalıdan alınmasına,22.06.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara