Esas No: 2021/1211
Karar No: 2022/5220
Karar Tarihi: 23.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1211 Esas 2022/5220 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/1211 E. , 2022/5220 K.Özet:
Davacı, müvekkilinin ticari unvanının asli unsuru olan ‘‘Formal’’ ibaresinin davalı tarafından kullanılmasının iltibasa ve haksız rekabete yol açtığını iddia ederek, tazminat talebinde bulunmuştur. Ancak, İlk Derece Mahkemesi, davalının ticaret ünvanı kullanımının hukuka uygun olduğuna karar vermiştir. Bölge Adliye Mahkemesi de davacı vekilinin istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir. Temyiz istemi reddedilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararı onanmıştır. SMK'nın 29. maddesi marka hakkına tecavüz fiillerini düzenlemekte olup, tescilli bir markayı oluşturan işaretin ticaret unvanı ya da işletme adı olarak başkaları tarafından kullanılması halinde marka sahibinin bu kullanımları yasaklama hakkına sahip olduğu belirtilmektedir. SMK'nın 7/3-e bendi ise, tescilli bir ticaret ünvanının kullanılmasının yasaklanması için kullanımın markanın fonksiyonlarına zarar vermesi veya kullanım sonucunda haksız bir yararlanmanın söz konusu olması gerektiğini belirtmektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 27.03.2019 tarih ve 2018/136 E. - 2019/132 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 10.12.2020 tarih ve 2019/678 E. - 2020/1095 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin uzun yıllardır Türkiye çapında alüminyum profil üretim faaliyetlerinde müşterilerine hizmet verdiğini ve ticari faaliyetlerini sürdürdüklerini, şirketin 11.08.2003 tarihinde kurulduğunu, davalı şirketin ise 28.01.2010 tarihinde kurulduğunu, davalı şirketin müvekkili şirketinin ticari unvanının asli unsuru olan ‘‘Formal’’ ibaresini kullanarak müvekkilinin sektörel itibarından, tanınmışlığından yararlanmaya çalıştığını,‘‘Formal’’ ibaresinin kullanılmasının iltibasa ve haksız rekabete yol açtığını ileri sürerek, davalı şirketin "Formal" ibaresini ticaret unvanında kullanmasının, müvekkili şirketin tescilli markasına vaki tecavüzünün ve haksız rekabetin tespitine, men'ine, ticaret unvanının sicilden terkinine, yoksun kalınan kar, kazanç kaybı ve potonsiyel iş ortaklarının ve müşterilerinin iltibas dolayısıyla davalı şirket ile ticari faaliyetlerde bulunması nedeniyle müşteri kaybına ilişkin zararlarının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50.000,00 TL maddi, ticari itibar kaybının tazmini karşılığı olarak 50.000,00 TL manevi tazminatın, davalının ticaret unvanının tescili tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketin 26.02.2013 tarihinden itibaren Formetal Alüminyum Yapı ve Dış Tic. Ltd. Şti. unvanını kullandığını, davacı şirketin haksız rekabet ve marka tecavüzüne ilişkin taleplerinin kötüniyetli olup, haksız kazanç sağlama amacını taşıdığını, talebin zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi göre, davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan 6769 sayılı SMK'nın 29. maddesinin marka hakkına tecavüz fiillerini düzenlediği, SMK'nın 7/3-e bendine göre tescilli bir markayı oluşturan işaretin ticaret unvanı ya da işletme adı olarak başkaları tarafından kullanılması halinde marka sahibinin bu kullanımları yasaklama hakkına sahip olduğu, bu hükmün marka sahibine marka işaretini tescilli bir ticaret ünvanı ve işletme adında kullanılması halinde de yasaklama yetkisi vermekle birlikte söz konusu hükmü tüm ticaret ünvanı kullanımlarını kapsayacak şekilde geniş yorumlamanın mümkün olmadığı, bu nedenle tescilli ticaret ünvanının kullanımının yasaklanabilmesi için kullanımın markanın fonksiyonlarına zarar vermesi veya kullanım sonucunda haksız bir yararlanmanın söz konusu olması gerektiği, ancak davalı şirketin ticaret ünvanı SMK'nın yürürlüğe girmesinden önce tescil edildiğinden somut olayda davalı kullanımının davacı markalarının fonksiyonlarına zarar verip vermediğinin ayrıca tespit edilemediği, davalı ticaret ünvanının 03.02.2010 tarihinde tescil edildiği, tescil edildiği tarihte yürürlükteki mevzuata aykırı olmayan bir ticaret ünvanının kullanımının sonradan yapılacak bir kanun değişikliği ile marka hakkına tecavüz fiili olarak değerlendirilemeyeceği, davalının formal ibaresini ticaret ünvanı kullanımının ötesine geçen, üretilen ürünler veya sunulan hizmetler üzerinde kataloglarda ticari evrak üzerinde, promosyon malzemeleri üzerinde, internet alan adları ve bu alan adları altında yayın yapan internet sitelerinde kullanıldığını tevsik eden herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, davalı kullanımlarının ticaret ünvanı kullanımının ötesine geçen markasal kullanım niteliğinde olmadığı ve hukuka uygun şekilde şekilde tescil ve ilan edilen ticaret ünvanının TTK kapsamında kullanmayı hukuka aykırı bir fiil saymak mümkün olmadığından davalının ticaret ünvanı kullanımının hukuka uygun olduğu ve bu kullanımının davacı markalarından doğan haklara tecavüz etmediği, ayrıca davalı kullanımının haksız rekabet teşkil etmediği, davalı Formal Metal ve Aliminyum Yapı Sanayi ve Dış Ticaret Ltd. Şti. ünvanı ile 03.02.2010 tarihinde kurulmasına karşın 08.03.2013 tarihli Türkiye Ticaret Sicil Gazetesindeki ilanla ünvanını Formetal Aliminyum Yapı Sanayi ve Dış Ticaret Ltd. Şti. şeklinde değiştirdiği, davalının yeni ticaret ünvanında "FORMAL" ibaresi bulunmadığından davalı ticaret ünvanının değiştirilmesi veya kaldırılmasının da gerekmediği, davacı yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, davalının "Formal" asıl unsurlu ticaret unvanını, 04.03.2013 tarihinde tescil edilen 26.02.2013 tarihli ortaklar kurulu kararı ile "Formetal Aliminyum Yapı Sanayi ve Dış Ticaret Ltd. Şti." şeklinde değiştirdiği, davalının "Formetal" asıl unsurlu yeni ticaret unvanını kullanmasının, davacının ticaret unvanı veya markası ile iltibas yaratmadığı gibi esasen davacının bu yöne ilişkin bir iddiasının da olmadığı, davacının davalıya ait internet sitesinden alınan ekran görüntülerinden, davalının markaya tecavüzünün aslında halen devam ettiğinin anlaşılacağını ileri sürmüşse de bu konuda hiçbir delilin sunulmadığı, bu durum karşısında 04.03.2013 tarihinden itibaren 5 yıldan fazla bir süre geçtikten sonra, 02.04.2018 tarihinde açılan işbu dava ile marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, men'ini, ticaret unvanının sicilden terkini istemlerinde bulunulamayacağı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 23/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.